T.C.

Ege Üniversitesi

Mühendislik Fakültesi Dekanlığına

Konu: B.30.2.EGE.0.45.00.01.03/1906 sayılı, 02.06.2008 tarihli disiplin cezası

Hak etmediğim soruşturma kararına ve verilen uyarma cezasına üzüldüm!

24.02.2006 ve 02.06.2008 tarihli uyarma cezalarını hak edecek, mensubu bulunduğum kurumların yasa ve yönetmeliklerine karşın, disiplinlerine aykırı bir davranışta ya da faaliyette bulunmadım. Soruşturma talebindeki görüşlere de katılmıyorum. Jüri üyelerine saygısızlık, hakaret etmeyi kendi kişiliğime de bağdaştırmıyorum. Mensubu bulunduğum kurumları zarara uğratacak, kamuoyunda itibarlarını zedeleyecek en ufak bir yüz kızartıcı adi suça da bulaşmadım. Buna rağmen saat 9.00 başlayan ve aralıksız saat 16.00 kadar devam eden soruşturmada, makale ve dilekçelerimde kullandığım her kelimenin açıklanmasının istenmesine de alındım! Ait olmakla övündüğüm, mensubu olmakla övünülen Ege Üniversitesinde bu uygulama ile biraz hayal kırıklığına uğradım. Mevcut YÖK-Sistemde geleneksel baskı ve saygıdan çok korkudan kaynaklanan bir cezalandırma istemidir, işlemidir ve “ilkel kişilik sendromu” diye düşünüyorum!

Yetkili kurum ve kişiler benim makalelerimde ve yazılarımda kullandığım üsluba dikkat çekmeden evvel, Yüksek öğretim kurumlarındaki keyfi uygulamalara acık, fırsat eşitliğine ters düşen, örnek gösterilmesi gereken bu kurumlara yakışmayan yasa ve yönetmelikleri incelesinler. Doçentlik sınavlarındaki keyfi uygulamalardan, ahbap çavuş ilişkilerinden, ta 1993 yılından beri kaynaklanan maddi ve manevi mağduriyetimle de ilgilenmelerini de arzu ederdim. (Ek.1: Şubat 2007 doçentlik sınavı dönemi jüri üyelerinin değerlendirme raporlarındaki zıtlıklar, keyfi değerlendirmeler: http://www.dr-huso.com/makale/makale100.htm, http://www.dr-huso.com/makale/makale14.htm, http://www.dr-huso.com/makale/makale70.htm

Yüksek öğretim kurumlarının, başta üniversitelerdeki yolsuzluklar, keyfi uygulamalar, ahbap-çavuş ilişkileri, çirkinlikler kamuoyundan örtbas edilerek bu kurumların kamuoyunda saygınlığı ve güvenirliği sağlanamaz. Konu ile ilgili iki, üç makalemde bu olumsuzluklara, “ X-Üniversitede, Bina İçerisinde Doçent Profesörü Dövdü ” gibi gazete haberlerini örnek gösterdim. (TBMM- ilgili komisyonlarında dosyalar dolusu üniversitelerdeki yolsuzluklar la ilgili ihbarlar bulunduğunu bende tesadüfen gazete haberlerinden ve TV-acık oturumlarından örgendim ve üzüldüm!). Bu makaleyi doçentlik sınavı dosyamda yer vermem nedeniyle, bazı jüri üyelerinin hakkımda soruşturma taleplerini anlamakta ve burada ifade etmekte güçlük çekiyorum.

Aslında doçentlik sınavı jüri üyelerinin başvuru koşullarını sağlamıyor diye başvurumu ret etme hakları yoktur. YÖK, ÜAK Başkanlıklarına imzalı yanlış beyanda bulundu diye ihbarda bulunmalıdırlar!!! Doçentlik sınavı yasasına göre onların görevi; eğitim-öğretim ve bilimsel faaliyetlerin başta iletilen tüm yayınların ve belli bir standart değer tablosuna göre incelemeleridir. Adayın doçentlik için yeterli olup olmadığını tespitinde katkı sağlamaktır. (Türkiye’deki doçentlik sınavında çok sayıda çelişkiler, çarpıklıklar, v.b. var, Örneğin; Ulusal ve uluslararası makale yayınların birçoğu konunun uzmanı, seçilen editörler, öğretim üyeleri tarafından inceleniyor, dergi ya da kongre yayına seçiliyor. ….

Doçentlik sınavları bu haliyle miladını doldurmuştur, yarardan çok zararı oluyor! )

02.06.2008 tarihli uyarma cezasını hak edecek, mensubu bulunduğum kurumların yasa ve yönetmeliklerine karşın, disiplinlerine aykırı bir davranışta ya da faaliyette bulunmadım. Normal bir üniversite öğretim üyesi olarak; gerektiğinde farklı konularda gözlemlerimi düşüncelerimi ve değerlendirmelerimi korkmadan, utanmadan, çekinmeden basit ve normal bir insanın anlayacağı bir dille kaleme alıyorum, tartışmaya sunuyorum. Bazı konularda hakkımı yasal yollardan aramakta doğal hakkımdır. Rektörlüğümün ve Dekanlığımın kendi öğretim üyelerinin arkasında bulunmasını, haklarının aranmasında, mağduriyetlerinin giderilmesinde gerekeni yapma cesaretinde olmasını arzu ederdim. Bu soruşturma paralelinde ekte sunulan jüri üyelerinin değerlendirme raporlarının da incelenmesini, gereğinin yapılmasını YÖK-, ÜAK-Başkanlıklarının ve Rektörlüğümün takdirlerine bırakıyorum. Jüri değerlendirme raporlarındaki kanaat; keyfiyet olmamalıdır, bilimsel temele, standartlara dayalı olmalıdır.

Hakkımdaki uyarı cezasının kaldırılmasın talep ediyorum.

Saygılar

Dr. Müh. Hüseyin Özden

Mühendislik Fakültesi

Makine Mühendisliği Bölüm

Konstrüksiyon ve İmalat Anabilim Dalı

EK.: dijital ortamda, http://www.dr-huso.com/makale/makale100.htm, http://www.dr-huso.com/makale/makale14.htm, http://www.dr-huso.com/makale/makale70.htm