TÜRKIYEDE DEMOKRASI ACILIMI ESITTIR KÜRDISTAN ACILIMIDIR

Demokrasi Acilimi= Kürt Acilimi=Türk-Kürt Federatif devletir=(Daha sonra da), Bagimsiz Büyük Kürdistan Devletir

Aylardir kamuoyunda acilimlardan bahsediliyor, Büyük tarihi firsatlardan sözediliyor…

bu acilimlarin ve tarihi firsatlarin ne oldugunu ben yukaridaki basliklar altinda her kesin anlayacagi bir dille aciklamaga calistim!

Her nedense bu acilimlarin, büyük tarihi firsatlarin ne oldugu konusunda presiz aciklamalar, bilgiler yok. Her kafadan farkli sesler, yorumlar,…..

Hükümetin belli yetkilileri bu demokrasi acilimin ne oldugunu biliyorlar. Olasi tepkilerden cekinildigi icin ortaya, kamuoyuna sindire, dindire atiyorlar.

Tahmin ediyorum, bazi yetkililerinde bu konuda da fazla bilgileri yok ki; Imralidaki PKK-Terörist basinin aciklamalarini avukatlari araciligi ile bekliyorlar!!

Bakin, Türkiyede Kürt acilimi, demokrasi acilimi ile yaratilan hava;

Kürt acilimi = PKK-Terörün zaferi & Hükümetin Hüsrani > Bagimsiz Büyük Kürdistan Devleti > Türkiye Cumhuriyetinin sonu ,….. olarak ta degerlendirilebilir……

Devlet yönetiminden sorumlu kisilerin kafasindaki demokrasi acilimi ile PKK´lilarin Kürtacilimi ile hedeflenenler biribirinden cok hemde cok farklidir.

Benim farkli kanallardaki PKKli yandaslarin, DEP´lilerin yorumlarinda, görüs bildirilerinde, tartismalarinda öne cikardiklari ana hedef: Türkiyenin yaklasik ücte bir topraklarinda, dili, bayragi, hükümeti ayri bagimsiz bir Kürdistan devletinin asamali kurulmasidir. Baslangic asamasi federative devlet sistemine gecilmesidir.

Insanlik tarihinde bügüne dek var olmayan bir Devlet, Vatan, Güeydoguda kurulmak istenmektedir. Disaridan pompali uydurduklarina, ilk evvel kendileri iyice inanmislar, daha sonrada yurt icinde ve yurtdisinda diger insanlari, devletleri bu davaya inandirmasini dis desteklerle basarmislardir. Baslarda bizim geleneksel yöneticiler tarafindan dört bes capulcu diye kücümsenen bu gurup, PKK, Simdilerde arkalarina milyonlari pesine takmislardir. Türkiye Cumhuriyeti Devletine kafa tutar hale gelmislerdir.

(Devletin, hükümetin bu hazimetini ; halka, demokrasi acilimi, kardeslikle, barisla, trörün sonu ile, özgürlükle, zenginlikle, büyük Türkiye ile yutturulmaga calisiliyor. Mechul, ucu acik, demokrasi acilimina ben gibi karsi olanlar ise, toplumda lanetlenmege calisiliyor….. Buna karsin kendi düsüncelerini dile getirenlere; kisi ve kurumlara karsinda insafsizca saldiriliyor, toplumda kücük düsürülmege calisiliyor. Bunun icinde kendi yandas yazar cizerlerini prof. ünvanli yorumcularini da kullaniyorlar,…) (Evet nerden nereye gelinmistir!)

(Bu yazar cizerlerden bazilari ve koskoca prof unvanli yorumcular, bazen hadlerini astiklarinin farkinda da olamiyorlar. Kendileri gibi düsünmeyenleri düdük sesi ile hazir olan emir erleri diye de kücümsüyorlar, sonrada demokrasiden, saygidan da bol keseden laf ediyorlar…

Verdikleri karsilastirmali örneklerde tam da kendilerine yakisir basit cinsten! Kürt acilimdan bahsederlerken örnek olarak, ingilitere, Ispanya, Cekoslovakya, Hollanda ve Belcikayi örnek olarak veriyorlar. Fakat bu ülkelerin alt yapilari ile Türkiyenin altyapilarini, toplumlarin demokrasi anlayislarini v.d.lerinden hic bahsetmezler. Yada Fransanin, Almanyanin, Yunanistanin tutumlarindan hic bahsetmerzler. Türk Silahli Kuvetlerinin görüs bildirmelerine dahi hic tahammülleri yoktur, demokrasi anlayislarina hic bagdastirmazlar, fakat islerine geldiginde cogulculuktan, kuvvetler aykiriligindan ve dengelerden katilimciliktan da bahsederler. Bati demokrasilerinde de Oradaki silahli kuvvetlerin devlet yönetiminde aktiv söz sahibi olmalari icin hic bir neden bulunmaz.

Bu ülklerde Türk silahli Kuvvetleri gibi devre giren daha farkli kurumlar bulunmaktadir, en basta siyasi suistimallerde yargi saglikli aksaksiz ve hizli devreye girer. Bu ülkelerin bir cogunda ikinci bir meclis hükümetin icraatlarini denetleyebilmektedir, Bu ülklerde Üniversitler Sendiklar vve sivil toplum kuruluslari siyasi suistimallerde hemen devre girererek askeri bir ültimatoma gerek birakmazlar. Türkiyenin aksine bu ülklerde hic bir secim bölgesinde esekleri ne aday gösterirler nede secerler. …..

Amerikayi örnek göstermezler, Ingiliz, fransa, ispanyol, alman ve diger irktan insan hic bir zaman kendi kimliklerini ön plana cikarmazlar, Amerikali olmakla övünürler, devletin dilini ögrenmekten ve ögretmekten de geri kalmazlar…..Amerikali olmakla övünürler, gurur duyarlar…

Prof unvanini tasiyan kisilerin ekranlarda konulari ile ilgili memleket meselelerinde daha iyi hazirlanip cikmalari gerekir diye düsünüyorum, Verilere dayali ifadeler, karsilastirmalar kullanilmaldir, mantik, ve matematiksel olasilik ön plana cikmalidir. Aslinda sosyal bilimcilere, bilhassa siyasetcilere de özel matematik, olasilik, mantik, benzerlik, veri bulma, degerlendirme yorumlama gibi mühendislik derslerin verilmesinde yarar vardir diye düsünüyorum )

Bunlarin ne kadar konularinda ehil olduklarinida konusmalarinda kullandiklari cümleleri, kelimeleri ve akislarini birbirleri ile olan baglantisini ve yüz ifadelerine, vucut hareketlerine bir bakin, buradan ne kadar samimi, bilgili v.b. olduklarini görürsünüz.

Bunlari bir kenara birakin;

Hükümet ve yetkililer sözü edilen acilimlarin mahiyetini, icerigini acik ve secik kesin ifadelerle neden kamuoyuna bildirmiyorlar, tartismaga sunmuyorlar ve halk oylamasina sunmuyorlar.

Sayin bakanlar ve basbakan , hükümetin bu acilim projesinin arkasinda halk var diyorlar, halkin cogunlugu destek veriyorlarmis,….

Daha halk, bu acilimi tam anlamiyla kavrayamamisken, nasil destek ve arkasinda olur bunun da mutlaka bir izahi vardir. Secim oy oranlarina bakarak, yada meclisteki sandalye sayisina bakarak bu sonuca variliyorsa, tespitleri hatalidir!

Sözün kisasi, Sözü edilen acilim projesi nedir, maddeleri nelerdir, amaci nedir, beklentiler nelerdir,

Beklentilerin karsilanmasi reel midir, inandiriciligi, garantisi nasildir, bunlar ortaya konulsun tartisilsin daha sonar halk oylamasina gidilsin. Hükümet, devlet toplumuna karsin daha seffaf ve inandirici olmalidir.

Avrupa Birligi Konusundada Hükümetin tutumundan ziyade Avrupa ülkelerinin tutumu, bu konudaki samimiyersizlikleri, tavirlari kabak dadi vermege baslamistir. Avrupa Birligi üyeligin güvenirsizligi, keyfiyeti, cifte standarti , iki yüzlülügü, v.d. söz konusu olmustur.

Bu meseleninde yani avrupa birligi üyeligi icin de halkin oyuna basvurulmalidir. Avrupa üyeligi tarftarlarindan biri olmama ragmen, her seye ragmen Avrupa birligi üyeligine, Türkiyenin gelecegi, refahi ni sadece avrupa üyeligine endeksleminde dogru olmadigi her kesin malumudur ve bende de karsiyimdir.

Hükümet ve sözcüleri desteklerini halktan aldiklarini söylemektele bu gibi ülke-devlet-hayati meselerinde de halka gidilmelidir halka sorulmalidir.

Hükümetin acilim projesi kamuoyuna yansitilan, tartisilan sekli ile Anayasamiza , Türkiye Cumhuriyetinin Kurulus ve var olma ilkelerine aykiridir. Toplumda bir cok huzursuzlugun kaynagi halina gelecektir, Olasi bir alevlenmede Türkiye yangina dönüsebilir.

TEKRARI, ILLERIDE TOPLUMDA IC HUZURSUZLUGU ARTIRACAKTIR, TAVIZLER, ISTEKLER DAHA DA FAZLASACAKTIR, HATTA DAGDA ÖLDÜRÜLEN TERÖRISTLERIN ÖZGÜRLÜK SAVASCILARI OLARAK KUTSANMASINI VE BUNLAR ICINDE TAZMINAT DAHI ISTEYECEKLERIDIR, YARARDAN COK ZARARI OLACAGINDAN PROJE ACILIMI ÜLKEYI KAOSA DAHA DA SÜRÜKLEYECEGINDEN KIMSENIN KUSKUSU OLMASIN. (YETIKILERIN PKK´NIN, KÜRDISTANIN GERCEGINI DIKKATE ALMALIDIRLAR; ONLARIN KÜRT YADA DEMOKRASI ACILIMI, SADECE VE SADECE; TÜRKIYENIN ÜCTE BIR TOPRAKLARI ÜZERINDE MERSIN VE ARTVIN DAHIL BAGISIMSIZ APAYRI BIR KÜRDISTAN DEVLETININ KURULMASIDIR. DAHA SONAR IRAK KÜRDISTANI VE SURIYE KÜRDISTANI VE COK DAHA SONRA IRAN KÜRDISTANI ILE BIRLESMELERIDIR. BUNU GERCEKLESTIRMEK ICINDE HER YOLU DENIYORLAR VE HER KILIGA DA BÜRÜNÜYORLAR, DOST, KARDEST, DEMOKRAT OLARAKTA GÖZÜKÜYORLAR. …)

Bu nedenlede Demokrasi acilimi konusunda halk oyuna korkmadan gidilmeldir diye düsünüyorum. O zaman halk cogunlugu istedi dersiniz.

· TERÖR, SILAHLI MÜCADELE ILE ORTADAN KALDIRILIR, TAVIZ ÜSTÜNE TAVIZ VERKMEKLE TERÖR BASTIRILSAYDI, BU GÜNE KADAR VERILEN TAVIZLER YETERLI OLURDU!

· (TÜRKIYE CUMHURIYETI GERCEKTEN BASKICI, ASIMIYLECI BIR YAKLASIM GÖSTERMIS OLSAYDI BU GÜNE KADAR TÜRKCE BILMEYEN KÜRT VATANDASLARIMIZ OLMAZDI, BÜYÜK KÜRDISTAN HAYALI ILE AYAKLANMAGA CESARET VE TAKATLARI OLMAZDI….

· TSK NIN BASARILI SILAHLI MÜCADELESI ILE TÜRKIYE CUMHURIYETI VARLIGINI, BIRLIGINI, DIRLIGINI BÜ GÜNE KADAR SÜRDÜRMÜSTÜR, …

· DEVLETI YÖNETMEKLE HALK COGUNLUGU TATAFINDAN BELLI BIR SURE GÖREVLENDIRILEN HÜKÜMETIN, TERÖR KONUSUNDA YAPMASI GEREKEN TEK SEY; DEVLETIN OTORITESINI KANUNLAR CERCEVESINDE SAGLAMAK OLMALIDIR.

· Pek yakinda Kürtlerde büyük Kürdistan icin Güneydoguda Halk oylamasini Birlesmis Devletler nezdinde isterlerse bunada sakin kimse sasirmasin. Verilen tavizlerle bir dil, bir ulus, bir bayrak, bir toprak, bir tarih v.d. kavramlari gelistirmislerdir. 20-40 sene evellerde Kürdistan icin bir halk oylamsi yapilmis olsa idi, bu oylamada % 1-2 leri gecmezlerdi. Türklükleri ile Türkiye bireyi olarak gurur duyarlardi, laf söylettirmezlerdi. Benzeri bir halk oylamasi ile güney doguda yasisayanlarin tercihi bugün sorulsa, tahminen; yaridan fazlasi Türkiyeden ayri bagimsiz bir devleti tercih ederlerdi. Bu gelismede, verilen tavizlerin, yanlis politikalarin sonucudur.

Sonuc:

· Öngörüsüzlük, bilgisizlik, siyasi kültürsüzlük ve tecrübesizlik ve yanilgi, inat üzerine; Kürdistan Acilimi Hükümet tarafindan demokrasi acilimi olarak tanimlaniyor. Bu acilim disaridan pompalanarak iceriden destekleniyor.

· Demokrasi acilimi diye yutturulmaya calisilan Kürdistan acilimi vatana, devlete kisaca Türkiyeye en büyük ihanettir, en büyük kötülüktür. Bu acilim yarardan cok Türkiye zarar verecektir, toplumun her kesimini olumsuz etkileyecektir.

· Gelecek nesillere altindan kalkamayacaklari agir bir yük, yani cok kötü bir miras birakiliyor.

· Demokrasi acilimindan, hak hukuk devletinden; hükümetin ve yalaklarinin satilmislarin vede icimizde barindirdigimiz vatan hainlerin, teröristlerin ne kadar samimi olduklari her halleri ile belli de olmaktadir, karsi düsünenler her yolla pasifize ediliyor. Iste Ergenekon; Koskoca profesörler, rektörler, pasalar, subaylar, yazar cizerler vatana ihanet etmekle cete kurmakla v.b. hayali suclarla tutuklanmaktadirlar. Nerden nereye gelindi: daglarda develete karsin ayaklanan canilerle, teröristlerle mücadele edenler bu gün ergenekon davasi ile tutuklu bulunmaktadirlar. (Bu ergenekon davasi Kürdistan ve seriat yanlilarin Türkiyeye karsin , demokrasiye karsin bir hesaplasma oldugu izlemini bana vermektedir! Evet ergenokon davasinin hakli yanlari bulunmaktadir, AKP`nin iktidar olmasi ile cikarlari bozulan ve beklentileri yikilan farkli kesimler, kisiler; yasal olmayan, anti siyasal yollarla hükümeti yikmak icin her türlü careye basvurmak icin plan hazirligi icersinde olduklakarini, hatta Türkiyede ileri gelen kisi ve kurumlari bu davada kazanma ve kullanma icersinde olduklarinida bir coklarimiz biliyordu. (bir makalemde burada örneginide vermistim!) Bu davada sapla samanin ayrilmasi gerekiyordu. Bu dava bahane edilerek hükümet karsitlarinin pasifize edilmemesi gerekiyordu. Ergenekon davasi ile; topluma siyasilere, kurumlara, artik hükümet desisikliginin siyasi mücadele icersinde mevcut kurallarla yapilmasi geregi hatirlatilmaliydi. Ergenekon davasinin Türkiye`ye cok olumlu yönlerinden biri, bana göre bazi kisilerin, boylarinin pozlarin ölcüsünü almalari olmustur. Ve Türk Silahli Kuvvetlerinn siyaset disinda, partiler üstü kalmasi gerekliligi iyi bir sekilde vurgulanmistir.

Peki, Devletimiz, PKK terörüne karsin, Bagimsiz Kürdistan devlet arayisina karsin ne yapmalidir sorusuna gelince:

Yanit cok basit, ve kolay: Devletin temel yasa ve yönetmeliklerinden taviz vermeden, devlet otoritesinin saglanmasidir.

Yani Türkiyede yasiyan yada yasamak isteyen her Vatandas begensede begenmesede bu devletin mevcut yasalarina uymak zorundadir. Basta Türkiye cumhuriyeti devlet yönetiminde secimle gelen hükümet ve diger ilgili devlet kurumlari ve sivil kuruluslar bu temel yasalarin yürürlügünü gözetmek ve geregini yapmak mecburiyetindedir.

Demokrasi acilimi maskesi altinda verilen gelisi güzel tavizler ülkeye huzursuzluk verir, ülkeye zarar verir.

Yahu; 30 senden beri bu devlet pkk terörüne karsin devletin silahli gücleri mücadele vermistir, terörü bitirmemistir sorusunu, yakinilmasini sacmalik buluyorum. Bu sorun bu terör bitirilmediyse bunun en önemli nedenlerinden biri yürütülen siyasi mücadelenin basarisizligidir, tavizler üzerine verilen tavizlerdir. Diger önemli bir neden sosyo-ekonomik alandaki basarisizlik, zayifliktir. Buna issizligi, yoksullugu, fakirligi, cahilligi, egitimsizligi, altyapi eksikligini, devlet kurumlari icerside keyfi ferdi olumsuz uygulamlari, v.d. ekleyin.

Aslinda, Türkiyenin eline PKK-terörünü birtimek icin , PKK terörüne halk destegini kirmak icin bir cok siyasi firsat gecmisti. Siyasi öngörüsüzlük, tecrübeizlik, bilgisizlik, cesaretsizlik nedeniyle bunlar degerlendirilmedi. Örnegin: 1. Zamaninda saddam ikna edilmedi, 2. Daha sonra ABD ile Iraka gidilmedi, Barzani-Talabani ile türkiye bünyesinde federasyon isbirligine gidilmedi, 3. Halkin güveni ve destegi saglanamadi, yöre halki vatan kurtaran sabanlar tarafindan horlandi ve hirpalandi, 4. Türkmenlerin siyasi pozisyonu kuvetlendirilmedi, tam aksine ileri geri beyanatlarla onlar orada yalnizliga itilerek pasifize edildi. 5.Yillar önce dogru dürüst bir nufus planlanmasi, dagilimi yapilmadi. 6. Is as yerleri tek elden acilmadi, kalkinma tesvikleri pkk ya yaradi,….

DrHusso

08.2009