TÜRKIYEDE ÇEK, SENET
DOLANDIRICILIĞI
Çek- Senet
dolandırıcılığı; çok kısa yoldan zahmetsiz servet
sahibi olmak için Türkiye´de uygulanan bir yöntem.
Senet
dolandırıcılığını genelde örgütlerce,
çetelerce Türkiye genelinde uygulanıyordu. Son yıllarda ise ferdi
olarak ta bilhassa, sanayi,
tarım ya da turistik potansiyelli küçük yerleşim birimlerinde
uygulandığı, yaygınlaştığı
gözlenmektedir. Senet
dolandırıcılığını mevcut yasalar teşvik
ediyor.
Prensip olarak insani
duyguları yüksek saf, çok iyi niyetli, dış dünyadan pek habersiz
varlıklı bireyler, köylüler, zengin gurbetçiler, zengin
akılsızlar, mirasyediler, sonradan bulma olma enayiler tespit
ediliyor. Kısa yoldan onların yani akilli
görünen zengin ahmakların, cahillerin, akil hastaların güveni
kazanılmaktadır. Daha sonra uygulama safhasına
geçilmektedir; uygun zamanda ve ortamda,
mekânda sonradan değiştirebilinir ya da bos senetlere imza
attırılıyor. Senet
dolandırıcıların ağına düsen ailelerin
birçoğu dağılıyorlar, ya da şiddetli hasta edici
geçimsizlik başlıyor, bireylerin çoğu üzüntüden
sağlıklarından oluyorlar, Varlık içinde yaşarlarken
bir den açıkta kalıp sefilleşiyorlar.
Devletin çok acilen yaygınlaşan cek-senet dolandırıcılığına
karşın önlemler almalıdır. Çek-Senetler noter tasdikli, iki
tanıklı, ya da banka onaylı, kefilli olmalıdır. En azından her iki aile ferdinin de
onayı imzası bulunmalıdır. Devletin ilgili kurumları
zaman, zaman toplumu, vatandaşı bu
Çek- Senet dolandırıcılığına karşın
uyarmalı, bilgilendirmelidir;
-
Doğru dürüst tanınmayan, soyu sopu bilinmeyen, sağlam kefili bulunmayan insanlarla
is, ticaret ortaklığından kaçınmalıdır,
-
En azından bu konuyu başka yakin
veya tanıdıklarınızla da paylaşın ve ayak üstünde, sofrada çek senet imzalamayın,
-
imzalama
mecburiyetinde kalırsanız hemen polisi, ya da bağlı
bulunduğunuz, üye olduğunuz odalara gerekli bilgiyi verin, yardim
isteyin,
-
Bankaları vakit geçirmeden ilk
fırsatta haberdar ediniz!
-
Babanız ananız, kardaşiniz dahi olsa, yüz binleri gecen kredi
kefillerinde dikkatli olun, kendi güvencenizi dikkate alin,
-
Eğer aile dışından birisi
ise, yüz binleri aşan banka yada mafya kredilerinde hiç çekinmeden ret edin
.
-
Mahkeme, hakim sizi saflığınız,
iyi niyetiniz, insanlığınız, yada cahilliğiniz,
bilgisizliğiniz ada terör tehdit altında
yaptığınız hat nedeniyle, çek senet imzanız
nedeniyle sizi hakli
çıkarmayabilir. (Türkiye´de hakimlerin çoğu
bilgisiz, yüreksiz, adaletsizdir, hatta fazla yoğunlukları
nedeniylede hatalı karar verme olasılıkları yüksektir.) O zaman
dolandırıcıları bir şekilde siz, bizzat kendiniz iz
bırakmadan ve acele etmeden bir fırsatta kökünden halledin! Çek- Senet dolandırıcılarını
Yüce
Allaha havale etmeyin.Ne de dolandırıcının,
başkalarının insafına
umut bağlamayın, sığınmayın! Hele Devlete hiç
güvenmeyin. Devlet, devlet olsa , şimdiye kadar
gerekli yasa ve yönetmeliklerle çek-senet dolandırıcılığın
önüne geçerdi. Devleti yönetmeğe çalışanların tek bir dertleri
ve amaçları vardır kendi egolarını tatmin etmek, devletin nimetlerinden
soy sop daha fazla yararlanmaktır. Yüce Allaha havale etmeye gelince de ; kendinizin yapması
gerekin yüce Allaha havale ederek günaha girmeyin! Yüce Allah, kulunun yapması gereken ameli, kendi işini
bizzat kendisinin yapmasını ister.., Allah her kula akıl, beden, kuvvet, göz,
kulak, silah vermiştir
.
.
Senet
dolandırıcılığının farklı uygulama
yöntemleri bulunmaktadır. Yaygın olarak tercih edilen yöntemler:
1.
Daha çok ferdi uygularlarda güven kazanmak, o
güveni senetlerle suiistimal etmek.
2.
Mafya tipi cetlerin ya da örgütlerin tercih
ettikleri yöntemde; güvenle, uyuşturucu ile şantajla, cebir, terörle,
borçlandırarak bos ya da istenilen senetleri imzalatmak.
Birinci ferdi senet
dolandırıcılığında,
dolandırıcı, tanınmadığı küçük yerleşim
birimlerinde geçici olarak yerleşir, o yöreye uygun, bar, otel, pansiyon,
gazino, market, ticarethane gibi bir is yeri acar. Kendini varlıklı
olarak tanıtır, bazen yurtdışından geldiğini,
hatta devletin belli kurumlarında çalışmış saygın
bir bürokrat olarak gösterir. Bu arada
etrafı araştırıp, soruşturarak tanımağa
başlar. Senet dolandırıcısı kurbanlarını,
yani dolandıracağı kişileri tespit eder. Kurbanı ile ahbap olmağa gayret
eder, güveni geliştirilir. Borç para vermek için fırsat kollarlar.
Ortak iş önerilerinde bulunmağa başlar. İçkili yemekli
masalarda ya da başka uygun ortamlarda ellerinde hazır
bulundurdukları senetleri karşı tarafta yaratılan güven
duygusu içersinde imzalatırlar
Senetler imzalandıktan sonra Senet
dolandırıcısı kayıplara karışır. Çok
geçmeden ciro edilen senetlerin ödenmesi istenilmektedir. Ölüm tehditleri
yanında dolandırılan korkutulmak istenmektedir, bunun
paralelinde hiç vakit kaybedilmeden ayarladıkları avukatlarla
mahkemeye başvururlar ve dolandırılanın tüm mal
varlığına haciz koydurturlar.
Kendi izlerini kaybettirip mahkemeye uğramadan senet
dolandırıcılığın son aşamasını
korrup (mesleki ahlaksız)
avukatları araca ligi ile yürütürler. Kimileri senet ciro
işlemlerini mafyaya devrederler.
İkinci yöntemi
Türkiye´de yaşayanların birçoğu biliyordur. Son zamanlarda
örgütsel senet dolandırıcılığı PKK adı
kullanılarak yürütüldüğü söylenilmektedir. Varlıklı kişiler
uyuşturucu, şantaj, kumarda, borçlandırılarak, ya da
tehdit, işkence ile korkutularak senetlere imza
attırılıyor. Genelde bu yöntemde dolandıranların
korkudan ve çaresizlikten sesleri, şikâyetleri çıkamamaktadır.
Kimisi de bazı güvenlik güçlerini isin içinde gördükleri için daha da
içlerine kapanıyorlar, talihlerine küsüyorlar.
(Burada
anlatılanlar hayali değil, gerçektirler. Bazı yerleşim
birimlerin ve dolandırılanların isimlerini burada vermenin
doğru olmadığı kanaatindeyim. Yazılanların doğruluğu
için Ayvalık merkezde ya da Cunda´da araştırma yapılabilir.
Yerli halkta bilhassa gençlerde uyuşturucu kullanımı Güney
Doğudan gelen göçlerle son yıllarda hayli artmış.
Ayvalıkta her gecen gün yerli halkın taşınmaz mal
varlıkları, tarla, zeytinlik, dükkân, evleri Güneydoğuluların
ellerine geçmektedir. Ayvalıkta,
daha dün uzak bir komşumuz, sonradan uyuşturucu ve alkolik olan
oğlunun Güneydoğululara olan uyuşturucu borcu nedeniyle
malları mahkemece satılığa
çıkarılmıştır. Yerli halk arasında uyuşturucuda
bazı emniyet mensuplarının da nemalandığı
söyleniliyor, bu nedenle de ses çıkarmadığı gerekeni
yapmadığı kahve, mekan sohbetlerinde
dahi konuşuluyor.
)
Daha fazla yazımın özünden
sapmadan, Senet dolandırıcılığına
karşın yapılması gerekenleri, kendi önerilerimi kısaca
sıralamak istiyorum:
-
Devletin çok acilen servet dolandiricigina karşın
önlemler almalıdır
-
Örneğin, 5000- TL (Beş bin Türk Lirası) üzeri senetlerin mahkemelerde ve bankalarda
dikkate alınması için noter tasdikli ya da banka tasdikli imzalı
olması istenmelidir.
-
100.000 TL (Yüz bin Türk Lirası) üzeri senetlerin
geçerliliği için noter tasdikli ve iki tanıklı, kefilli
imzalı olması istenmelidir, ya da banka kefilli olmalıdır
Bu gibi basit,
külfetsiz, zahmetsiz senet taahhütleri ile senet
dolandırıcılığının önüne geçilmiş
olur. İnsanların
sefilleşmesi, sağlıklarının bozulmasının
önüne geçilmiş olur.
Tabii ki uzman
kişiler çok daha iyi yasa önerileri ile Senet
dolandırıcılığı karşın önlemleri
düşüneceklerdir.
Diğer bir konu ise, Türkiye
genelinde halen mahkemelik olan senet davalarında Senet
dolandırıcılığını dikkate
alınmalıdır.
Mahkemeler, senet davalarında
dolandırılandan dolandırıldığını ispat
eden belgeleri, şahitleri istediği gibi, dolandırıcıdan da
dolandırmadığına dair belge, şahit istemelidir,
dolandırıcılarında bizzat mahkemeye gerilip ilk
ağızdan dinlenmeleri gerekiyor.
Bakın, her
hangi bir nedenle yola kazı çukuru açıldığında,
olası düşmelere karşın bariyerlerle güven altına
alınması gerekiyor. Aksi takdirde çukur içine düşebilecek
çocuğa, genççe ihtiyara, âmâya oraya düşmeseydin, orada ne işin
vardı, kör müydün be adam diye
denilemeyeceği bilinmektedir.
Senetti imzalarken kör müydün, akılsız, saf adam ya da imzalamasaydın
mantığı ile senet davaları bakılmamalıdır.
Bu senet nasıl imzalandı, nasıl değiştirebilindi gibi argumentler de dikkate alınmalıdır. Senet davalarında dolandıran kadar
dolandırılanında geçmişi dürüstlüğü
araştırılmalıdır.
Dileğim; bu
yazımın ilgilere iletilmesi, duyurulması ve ilgiler
tarafından dikkate alınıp gereğinin
yapılmasıdır.