KIYI DENİZLERİMİZDE EKOSİSTEMİ ETKİLEYEN 

KİRLENME NEDENLERİ

 

H. Özden

Ege Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi      

 

 

ÖZET

 

Ekosistemin bozulması çok kolay ve hızlı olmasına rağmen, eski haline tekrar dönüşmesi çok uzun zaman almaktadır. Doğanın eski temiz haline gelmesi zor, hatta birçok hallerde imkânsız olmaktadır! Bu gerçekler ve cevre kirliliğin nedenleri bilinmesine rağmen, günümüzde cevre kirliliğine karşın alınan önlemler yetersiz kalmaktadır ve Dünyanın birçok bölgelerinde doğa katliamları devam etmektedir. Türkiye´de de kıyı denizlerimizde de ekosistem dengesi düzelmeyecek şekilde bozulduğu gözlenmektedir. Kıyı denizlerimizde her gecen yıl birçok balık türü ve deniz bitkisi yok olurken, deniz ürünlerinin avlama miktarlarında da büyük düşüşler tespit edilmektedir. Uluslararası boyutta bir sorun haline gelen deniz kirliliği Birleşmiş Milletlerde gündeme getirilmesinde yarar vardır.

Bu çalışmada; - Deniz kirliğinin ulaştığı boyutlar, başlıca nedenlerine ve ekosistemdeki bazı olumsuz yansımalarına dikkat çekilmektedir. Makalenin ikinci bölümünde deniz kirliğine karşın alınması gereken bazı basit, ekonomik fakat etkileyici önlemler, öneriler tartışmağa sunulmaktadır.

 

Anahtar Kelimeler: Deniz kıyıları, kirlenme, kentsel çöpler, endüstriyel atıklar, ekosistem.

 

1. GİRİŞ  

 

Kıyı denizlerimiz, limanlarımız göllerimiz ve akarsularımız, derelerimiz fosseptik çukuruna ve çöplüğe ve her türlü ölümcül, hastalık saçan atık deposuna dönüştürülmüştür. Deniz suyuna yayılan lağım suları,  dökülen çöp yığınları, artıklar nedeniyle bırakın balık avlamayı, denize bakılamıyor, sahiller oturulmaz yaşanmaz hale getiriliyor. Deniz dibindeki altın sarısı kumlukların yerini laspa, (pis kokulu çamurumsu, bataksı zemin), poşetler ve plastik malzemeler kaplamıştır. Yeşil sağlıklı deniz bitkilerinin, yosunların yerini kahve renkli seyrelmiş hastalıklı yosunlar almıştır. Bilhassa yaz sıcaklarında artarak çoğalan tiksindirici sümüksü mikroplu yosunlar ve köpükler denizin yüzeyi kaplar olmuştur. Endüstriyel ve kentsel kirli atıklar yetmiyormuş gibi kıyılarımızın, bilhassa liman içi ve turistik kıyıların gelişi güzel ticari amaçlı doldurulması  diğer bir sorumsuzluk göstergesidir.  Denizin doldurulmasıyla açılan parklarda, kordon boylarında, rıhtımlarda bırakın oturup dinlenmeyi, güneşlenmeyi veya yüzmeyi; denizden bilhassa yaz sıcağında yayılan pis kokudan insan nefes almakta zorlanıyor. Denizlerimizde, özellikle Ayvalık,  İzmir, Bodrum limanlarımızda farklı cevre kirliliği örnekleri Şekil 1 - Şekil 14 gösterilmektedir.

 

Kıyı yerel yönetimler deniz içini ve deniz kıyılarını konutsal ve endüstriyel çöplerle, atıklarla ve topraksı hafriyatla doldurup kirleteceklerine; kaynaklarını ve enerjilerini merkezi arıtma tesislerinin, çökeltme göletlerin yapımları gibi hizmetlerde harcasınlar. Denizi doldurarak yeşil saha açacaklarına ve bu yeşil sahalar üzerine gelişigüzel kamu binalarla, büfelerle, cay-kahve, düğün salonları ve sosyete gazinoları ve mafya lokalleri ile yeniden dolduracaklarına denizin dibine suyun içine kadar olan çarpık, geri zekâlılık abidesi olan yapılaşmaya baksınlar. Deniz ön cepheli, ta deniz dibine, içine kadar ve aralıksız kıyı boyunca 8 - 16 katlı binaların çıkılmasına izin verilirken arkadaki binalar ise 3 - 5 katli bırakılmaktadır. Örnek mi arıyorsunuz? O kadar çok ki; fotoğraflı, bir şehir ismi verip, diğerlerini vermediğimde haksızlık etmiş olurum. Kıyı büyük şehirlerimizde geri zekâlılık abidesi olarak değerlendirilen yapılaşma planına örnek fotoğraflar,  Şekil 13 gösterilmektedir. Denize ön cepheli ve aralıksız olarak kale duvarları gibi çıkılan yüksek binalar görüntü kirliliği yanında cevre kirliliği de yaratmaktadırlar! Geri zekalı abidesi yapılaşma ile denizden karaya doğru esen rüzgarın, serinliğin, nemli temiz bol iyotlu havanın şehrin içlerine kadar yayılmasını engellemektedir. Benzeri yapılaşmalar şehirlerin hava zirkulasyonunu, yani kesintisiz devir daimini, doğal klima etkenini yok ediyor. Genelde direkt denize acılan caddeler şehrin içlerine kadar kesintisiz devam etmelidir. Geri zekâlı abidesi yapılaşma ve cevre kirliliği ile şehirlerimizdeki insan yaşam kalitesi her yönüyle berbat ediliyor sıcak yaz aylarında insanlar nefes almakta zorlanıyor.  İnsanlar mecburen evlerinde rahat nefes alabilmek için sürekli yoğun bir şekilde klima çalıştırmak zorunda kalıyorlar. Yaz sıcaklarında evlerde işyerlerinde çalıştırılan klimaları ile harcanan enerji miktarı dolayısı ile fosil bazlı enerji yakıtı ile ortaya çıkan cevre kirliliği, dış ortama salınan  ısı ve gürültü kirliliği de küçümsenmemelidir. Ne yazık ki bu konuda ciddi araştırmalar bulunmamaktadır.  Geri zekalı abidesi yapılaşma ile insanların sağlıkları, yanında üretkenlikleri, yaratıcıkları, mutlulukları ve ömürleri olumsuz etkilenmektedir. Kesintisiz hava devir daimi, doğal klimalandırma ve enerji tasarrufu gibi kriterler de şehir  imar planında dikkate alınmalıdır, Ve kesintisiz devir daimi engelleyen binaların ilk fırsatta kaldırılmasına gidilmelidir.

 

Buradaki çalışmanın amacı, kıyılarımızın kirlenmesi farklı bir açıdan değerlendirilmektir. Ve kıyılarımızdaki kirlenmeye karşın ilgililerin ve vatandaşların dikkatleri çekilmek istenmektedir. Bundan sonraki makalelerde; “Kirlilik ve aşırı avlanma ile bozulan ekosistem”  ve Teknelerden kıyı denizlerimize bulasan kirlilik” konularına yer verilecektir.

2.  KİYİ DENİZLERİMİZDE KİRLENME GÖRÜNTÜLERİ

 

Deniz kıyıların kirlenmesine, kıyı tahribatına ait farklı örnekler, bilhassa  Ege Denizinde İzmir ve Ayvalik Limanlarından ve Bodrum kıyılarından seçilmişlerdir, Şekil 1.   Kanalizasyon boruları önündeki yüzen çöpler, yağmur sonrası İzmir liman denizinde su üstünde yüzen çöpler ve denize acılan bir dere ağzındaki kirlilik düzeyi Şekil 2 deki fotoğraflarla görülmektedir. Şekil 3 ise Cunda adası kıyılarından, boğaz çıkışında deniz yüzeyini kaplayan kıyıya vuran pis renkli artıklar görülmektedir. Bu kirliliğin nedeni muhtemelen lağım çukurlarından ve benzeri depolardan denize dökülen, deşarj edilen pisliklerdir. İnternetten alınan Şekil 4 teki ilk iki fotoğrafta İstanbul ve Marmara deniz kıyılarında sıcak havalarda oluşan ve köpük şeklinde deniz suyu üstünde kümeleşen kirliliğin diğer bir korkunç boyutunu göstermektir. Kirlilikten ortaya çıkan benzeri diğer fotoğraftaki görüntüler, bir çok dünya kıyı şehirlerinde sıkça rastlanılmaktadır. Şekil 5´ teki fotoğraflarda Cunda adasına ait Hakkıbey ve Sarnıç adalarından çekilmiştir.  Bir zamanlar meşhur altın rengi tertemiz kumlukları ile piknik ve yüzme yeri bu sahillerde kirlilikten nasibini almıştır. Diğer bir fotoğrafta ise Sarnıç adası kıyısının deniz dibinin şimdiki içler acısı hali görüntülenmiştir. Deniz dibinde görülen taşlar, kayalıklar kirli sari renkteki yosunlarla lapsa denilen çökeltilerle kaplanmıştır. Daha 20 sene evveline kadar bu deniz dibi taşlık ve kayalıklar canlı, tertemiz ve rengârenk yosunlarla kaplıydı ve kabuklu kabuksuz deniz ürünlerinden geçilemiyordu. Bu adanın kıyıları çeşit, çeşit irili ufaklı ege denizine özgü balıklarla (cipura, mercan, melanur, karagöz, isparoz, sarpa, lahos, levrek, lüfer, kefal, , sardelya, ahtapot, kalamar, yengec, kavra,…)  kaynıyordu.

 

Şekil 6 görülen fotoğraflarda Bodrumda topraksı hafriyat deniz dolgusuna bir örnek gösterilmektedir, (İnternetten alınmışlardır).  Şekil 7 deki fotoğraflar daha dün, 2010 tarihinde çekilmiştir. Cunda Adasında, Arkadenizde Ayvalık Belediyenin sorumsuzca denizi doldurma ve yapılaşma çalışmalarına bir örnek olarak gösterilmiştir. Kıyılar, sahiller 20 ile 100 metre kadar her türlü yapılaşmadan uzak tutulması ve her kese açık tutulması gerekirken, deniz doldurularak ta suyun içine kadar konut inşaatına dahi izin veriliyor.  Benzeri denizi doldurma faaliyetlerine bütün kıyılarımızda rastlanılmaktadır.

 

( Yerel yönetimlerin, belediyelerin cevre kirliliği ile ilgili keyfi, çarpık, sorumsuzluk örneklerinden biri burada Şekil 7 ve  Şekil 8 de fotoğraflarla dile getirilmektedir. Denize sıfır konumda bulunan bir zeytinliğin daha önceden var olan tas duvarı zaman, zaman dalgalar nedeniyle bozulmaktadır ve duvar taşları denize dağılmaktadırlar. Bozulan bu kıyı duvarları her defasında, toprak erozyonuna, toprak kaybına ayni zamanda deniz kirliliğine karşın tamir edilmektedir. Gecen yıllarda bozulan duvarı sağlamlaştırarak tekrar tamir ettiren mal sahipleri, Ayvalık Belediye Başkanı tarafından, iki sene hapis ve yüklü para cezası istemi ile yargılanmaktadırlar. Toprak erozyonuna, yani zeytinlikteki toprak kaybına karşın duvarı sağlamlaştırıldığı için mal sahipleri takdir edileceğine cezalandırma istemini ben Belediyenin boşalan kasasına bağlıyorum!. Belediyelerdeki kontrolsüz harcamalar, israflar, savurganlıklar hali vakti yerinde olan vatandaşın cebinden yüksek harçlarla, vergilerle, bağışlarla karşılanmağa çalışılıyor, akil almaz haraç ve bağışta bulunmayanlar ise canından bezdiriliyor. Acı bir gerçek ise belediyeler halka, vatandaşa hizmetten ziyade, hali vakti yerinde olan vatandaşların parasını, malını, mülkünü yüksek vergilerle, harçlarla ve keyfi cezalarla çalmakla,  canından bezdirmekle, bela aramakla meşguller.  Aynı Belediyenin, Denize çöp, moloz dökerek denizi kirleterek doldurmasına ve ta denizin dibine kadar toprak dökülerek bina dikilmesine izin vermesini yetkililer görmüyor, ses çıkarmıyor, gerekeni yapmıyor nedense! Şekil 8 görülen duvar tamiri bahanesi ile Belediyeye kaynak yaratılmak isteniyor. CHP ´ li bir belediye başkanın keyfi icraatında görüldüğü gibi CHP´nin özü bozuk bir kere, bu nedenle Gandi Kemalle Kemal efendilerle de CHP´nin İktidar olma şansı çok azdır…. )

 

(Türkiye´de vatandaşların Devlet kurumların ve yerel yönetimlerin her türlü şerrine karşın, gasplarına, kötü muamelelerine, haraç ve rüşvet isteklerine ve sebep oldukları her türlü mağduriyetlerine karşın, sebep oldukları cevre kirliliği için,  hak aramak için bir dernek, bir vakıf gibi bir kuruluşta örgütlenmelerinde yarar vardır. Devlet kurumlarına ve yerel yönetimlerine sızarak vatandaşları yüksek vergilerle, harçlarla, rüşvetlerle, zorunlu bağışlarla, haraçlarla yolanlara, eziyet edenlere karşın ancak; karsız ve tarafsız, bağımsız çoğunluk gönüllülerden oluşan bir dernek çatısı altında örgütlenerek baş edilebilir. Çok yakın zamanda yerel yönetimlerdeki ve devlet kurumlarındaki büyük savurganlıklar, borçlar ve bilhassa yüksek ve gereksiz personel giderleri nedeniyle, vatandaş vergilerle, harçlarla, cezalarla, kamulaştırma ile canından bezdirilecektir. Böyle bir örgüt cevre kirliğine karşın da yatırımlarda bulunabilir.) 

 

Gemi ve teknelerin sebep olabileceği deniz kirliliği Şekil 9 ve Şekil 10 de gösterilmektedir.  Son yıllarda sayıları hayli artmış olan gezi teknelerin sebep olabileceği deniz kirliliği Şekil 9 de şematik olarak gözler önüne serilmektedir. Bilhassa yaz aylarında çok sayıdaki gezi ve balıkçı tekneleri, yatları göz önüne alındığında, teknelerden suya karışan kirliliğin boyutları küçümsenmemelidir. İrili ufaklı motorlu teknelerden, botlardan, yatlardan ve diğer gemilerden yakıtın ve motoryağların direkt ve dolaylı olarak deniz suyuna karışmasının çok vahim sonuçları olmaktadır. Teknelerin, gemilerin batması ile yada kaptanların sorumsuzca davranmaları, sinte sularının denize dökülmesi gibi, nedenleri ile ve platform kazaları ile  meydana gelebilecek deniz kirliliği, internetten indirilen fotoğraflarla Şekil 10 görülmektedir.

 

Şekil 11İzmir limanına yaklaşık 6 km uzaklıkta bulunan bir kuru dere içinde plastik artıkları görüntülenmektedir. Bu plastik artıklar ilk yağmurda direkt denize karışmaktadırlar. İsin en kötü tarafı ise; bu derenin Üniversite kampusu içersinde bulunulmasıdır ve bu cevre rezaletine yetkililerin ses çıkarılmamasıdır, bizlerin seyirci kalmasıdır. Üniversite kampusu içersinde ta dersliklerin yani başında bu tür cevre kirliliği görülüyor ve göz yumuluyorsa, şehrin, memleketin diğer dere yataklarındaki kirlilik durumu ise içler açısı olması ve yetkililerin sorumsuz davranması gayet normaldir. Önlem olarak; acilen marketlerde plastik şişelerin, poşetlerin v.b. ambalajların kullanımına bir an evvel sınırlama getirilmelidir.

 

Şekil 12 de İzmir liman denizine direk acılan denize çok yakın bir derenin yaz aylarında oluşan pis kokuları, mikropları, sinekleri önlemek maksadıyla yapılan dezenfekte çalışmalarına bir örnek gösterilmektedir. İşin ilginç yani bu çalışmalar sürdürülürken diğer bir yandan dereye akan fabrika ve kanalizasyon deşarj suları akmaktadır. Dereye dökülen dezenfekte malzemesi kısa bir süre sonra deniz suyuna karışmaktadır. Dere temizlenmeğe uğraşılırken yani baştaki liman denizi kirletilmektedir. Dere yataklarında su birikintilerinde bilhassa sıcak yağışsız mevsimlerde oluşan mikrop, bakterilerin çoğalarak denize karışmaları, deniz deki canlı ve bitkilere, yosunlara bulaşmaları küçümsenmemelidir.

 

Benzeri kirlilikler ve kıyı tahribatları dünyanın birçok deniz, göl ve akarsu dere kıyılarında zaman, zaman rastlamaktadır ve haber konusu olmaktadır. Aslında teknik açıdan;  gemi kazaları ile meydana gelen cevre faciaları kısmen önlenebileceği gibi, kaçınılmaz kazalar sonucu ortaya çıkabilecek çevresel kirliliğin boyutları da en asgari düzeye indirilebilecek düzeydedirler. 15 m uzunluğundan büyük ticari gemilerin, teknelerin, yatların cift gövdeli ve sızdırmazlık özelliklerine sahip birçok kısmi yapıdan, bölümlerden, su geçirmez ambarlardan yapılmaları şartı getirilmelidir. Günümüzün teknolojik imkânları bu şartların yerine getirilmesi gerek gemi imalatı, gerekse de maliyet acısından fazla külfet getirmeden mümkündür. Bu ve benzeri basit uygulamalar ile daha sağlam gemilerin yapımını da sağlayacaktır. Çift cidarlı gemiler gönümüzde lazer teknolojisi ile kolaylıkla ve ekonomik yapılabilinmektedir.

 

3. DENİZ SUYUNDA EKOSİSTEMİ ETKİLEYEN KİRLENME NEDENLERİ

Denizlerimizdeki ekosistemi etkileyen kirlenme nedenleri az çok her kes tarafından bilinmektedir. Kirlenme nedenleri ve önlemleri hakkında  literatürde yeterli sayıda çalışmalar bulunmaktadır (1-13). Buna rağmen denizlerimizde cevre kirliliği devam etmektedir. Bu sorunun  da üzerine bilimsel olarak gidilmelidir.

Denizlerimizde ekosistem dengesini olumsuz etkileyen başlıca insani nedenler aşağıdaki gibi özetlenebilir:

·         Kıyılarımızın yıllardan beri kentsel çöplerle ve kimyasal içerikli, mikrobik, bakteriyel ve radyoaktif içerikli endüstriyel atıklarla kirletilmesidir.

·         Deniz kıyılarının topraksı hafriyatla, gelişigüzel doldurulmasıdır, yapılaştırılmasıdır.

·         Deniz ürünlerinin (Baliklar, kabuklu kabuksuz deniz canlıları, yosunlar, mercanlar) aşırı ve bilinçsiz avlanılmasıdır.

·         Klimasal etkenler, ( sıcaklık artışı, zararlı yoğunluklu güneş ışınları, asitli, çamurlu yağmurlar, havadaki gazlar, v.d.)

 

Denizlerimizde kirlenme aşağıdaki gibi sıralanabilir; - Kentsel çöpler, (atıklar) – Endüstriyel atıklar, - Tarımsal Atıklar, - Gemi, Teknesel atıklar, - Topraksı hafriyatlı dolgular, - Aşırı ve bilinçsiz avlanma, - Hava kirliği. Diğer bir gruplandırma ise, kirli atıkların katı, (denizdeki poşetler, lastikler, plastikler, suni maddeler v.b.) ; sıvı, (yanık yağlar, kimyasal asitli, renklendirici sanayi sıvıları, boyaları, deterjanlı temizlik suları v.b.), Kirli, tozlu, asitli hava, gazları ve aeroskopik atık maddeleri, örneğin püskürtmeli tarımsal ilaçlar) ve radyoaktif özelliğine göre alt gruplandırmalar yapılabilmektedir.

 

Denizlerimizde kirliliğin ekosisteme olan etkisi şematik olarak Şekil 14 gösterilmektedir.

Suya karışan kirliğin türüne ve boyutuna göre ekosistem farklı olarak etkilenmektedir. Kirlilik uzun bir süre güneş ışınlarının deniz suyunun derinliklerine ulaşmasını, havadaki oksijenin deniz suyunda çözünüp derinliklerine kadar yayılmasını da büyük ölçüde kısıtlamaktadır. Denizin dibinde çamur seklinde çöken tabaka canlıların, bitki örtüsünün, floranın, mercanların, mikro organizmaların ve balık yavrularının oksijensizlikten telef olmalarına neden olabilmektedir. Diğer yönden yosun gibi bitki örtülerin üzerini kaplayarak birçok balık türünün besin kaynaklarını yok etmektedir.  Yağ tabakası, boyalı asitli endüstriyel atıklar, deniz suyundaki oksijen konzetrasyonuna ve güneş ışınlarına hassas olan deniz bitkilerinin ve çanlılarının topluca katliamına sebebiyet vermektedirler. Bilhassa sıcak havalarda kıyılarda rastlanan sürü halindeki balık katliamlarının diğer bir nedeni budur. Bu katliamlar akarsu ve göletlerde boyalı suların döküldüğü zamanlarda daha yoğun rastlanmaktadır. Deniz kirliliği  suyun kendi kendini temizleme (arıtma tesisi) mekanizması tahrip etmektedir..

 

3.1. Kentsel Atıklar

 

Buradaki kirlilik; evsel bilhassa mutfak artıkların örneğin, yanık yağların lavabo-kanalizasyon yolu ile direkt ya da dolaylı denize ulaşmaları ile meydana gelmektedir. Benzeri şekilde temizlikte, hijyenikte kullanılan kimyasal sıvıların, tozların ( deterjanlar, çamaşır tozları, klorak gibi asitler, sabunlar, macunlar v.b.) denize karışmaları ile ortaya çıkmaktadır.  Önem sırası dikkate alınmadan aşağıdaki gibi sıralanabilir:

 

·         Evsel-konutsal sıvısal atıkların, (deterjanlı bulaşık suların, asitli çamaşır kirli ve asitli suların, v.b.) lağım, kanalizasyon yoluyla yıllardan beri arıtılmadan direkt yada dolaylı olarak denize akıtılmaları.

·         Evsel atık yağların, (mutfak yemek yağlarının, kızartma gibi yanık yağların) sorumsuzca tuvalete yada lavaboya dökülmeleri sonucu ortaya çıkan su kirliliğin boyutu korkunçtur.  Bir litre kızartmış yağ, 1–2 Milyon Litre, yani bin ile iki bin ton suyun berbat edilmesine neden olurken, sudaki dengeleri, yani eko sistemi de olumsuz etkiliyor. Suyun havanın oksijeninin, güneş ışınlarının su içersinde yayılmalarını engelliyor.

·         Konutsal katı artıkların örneğin poşet, plastik, lastik, şişe, kâğıt, kumaş gibi katı artıkların, katı çöplerin farklı yollardan direkt atılmaları yada dolaylı olarak dere akarsularla denize dökülmeleri, yayılmaları. Şekil

·         Lağım çukurlarına biriktirilen konut artıklarının, bilhassa asitli, fosfatlı temizlik malzemelerinin, deterjanlı suların, yanmış yağ artıklarının direkt vidanjörlerle veya dere, kanalizasyon, boru gibi kanallarla denize boşaltılmaları,

·         Konutsal topraksı, taşlı, ağaçlı v.b. hafriyat atıkların denizin içine yada denizin kıyısına boşaltılması,

·         Dere yataklarının, kanalizasyonların dezenfekte edilmesi daha sonra bu zehirli ilaçların deniz suyuna karışması. Dereye dökülen dezenfekte malzemesi kısa bir süre sonra deniz suyuna karışmaktadır. Der temizlenmeğe uğraşılırken yani bastaki liman denizi kirletilmektedir.

·         Dere yataklarında su birikintilerinde bilhassa sıcak yağışsız mevsimlerde oluşan mikrop, bakterilerin çoğalarak denize karışmaları, deniz deki canlı ve bitkilere, yosunlara bulaşmaları. İzmir limanı içersinden avlanan balıkların etinde ve bağırsaklarında insan sağlığını tehdit eden kanserojen kalıntılarına, bakterilere rastlanmaktadır, bu bulgular İzmir limanın lağım çukuruna dönüştürüldüğünün diğer bir delilidir.

 

3.2. Endüstriyel Atıklar

 

Bu guruptaki zararlı atıklara; örneğin,  sanayi artıklarını, tarımsal ilaçları, tıpsal artıkları, enerji artıkların sayabiliriz. Sanayisel katı, sıvı ve aerosol (sıvı, gaz ve toz karışımlı)  artıkları denizlerimiz deki ekosistemi tehdit eden kirliliklerin başında yer alırlar. Bu atıklar denizlerimizde yakıcı, boğucu, bozucu, çökeltici, zehirli, engellemeci, radyoaktif, bulaşma ve yapışma özeliklerine sahiptirler. Tehlikeli hastalık saçan, kanserojen etkili, biyolojik mikrobik sanayi artıkları da arıtılmadan denize ulaşmaktadırlar. Miktar acısından da tehlikeli atıklardır. Sanayisel deniz kirliliğin başlıca nedenini aşağıdaki gibi özetleyebiliriz: “Her türlü Zehirli, çöktürücü, renklendirici, boğucu, radyoaktif sanayi artıkların denize arıtılmadan yada yetersiz artıma ile direkt yada dolaylı olarak dökülmeleri ve denizde yayılmaları”

Tarımsal atıkları endüstriyel atıklar grubu icerisinde ele alınabilirler. Tarımsal amaçlı olarak kullanılan kimyasal gübrelerin, alıntılarının, bitkisel ve hayvansal hormonların, ilaçların, boyaların,  havadan, yer altı veya yerüstü sularla direkt yâda dolaylı olarak deniz suyuna karışmalarıdır. Endüstriyel baca gazlarını ve aerosöl atıklarını, dünyadaki yanardağların meydana getirildiği kirlilik oranı ile karsılaştırıp, fabrika bacalarından ve motor eksozlarından yayılan cevre kirliliğini küçümseyen ve çıkar amaçlı, çarpıtılmış yanıltıcı raporlar düzenleyen bazı bilim adamlarına günümüzde rastlamak üzüntü vericidir. Benzeri şekilde; bilinçsiz, aşırı ilaçlama, gübreleme ile meydana gelen kıyı denizlerimizdeki kirlilik küçümsenmemelidir.  20 sene evveline kadar Edremit körfezinden ta Çandırlı körfezine kadar hemen, hemen her yıl zeytin ağaçlarının ilaçlanması, kanserojen DTT tozu ile uçaklardan püskürtülerek yapılıyordu. Aerosöl ilacın bir kısmı denize karışarak zaman, zaman deniz kıyılarında toplu balık katliamlarına neden oluyordu. Büyük, küçük, yavru ayırt edilmeksizin balıkların bir kısmı ölü karaya vururken, diğer bir kısmı da oryantasyonu kaybedip su üstünde panik içerisinde yüzüyorlardı. Bu balık katliamları hala benim gözlerimin önündedirler. İşin ilginç ve acı tarafı; vatandaşların bazısı bunları denizden toplayarak satması ve pişirip yemesi idi. Günümüzde deniz kıyılarımızda hala zeytin ağaçlarını ilaçlanması uçakla ve veya motorlu güçlü pompalarla yerden yapılmaktadır. Bu ilacın bir kısmı toprak altı tatlı, acı su kaynaklarına ulaştığı gibi farklı şekillerde akarsulara ve denize de karışmaktadırlar. Tek fark, karaya vuran balıkların görülmemesidir. Bunun nedenini gayet basit! Denizlerimizde ilaçlardan etkilenip karaya vuracak balık kalmamıştır. 

 

3.3. Gemi-Teknesel Ve Bot Gibi Deniz Araçlarından Denize Karışan Atıklar

 

Son yılarda denizlerimizde gemi, tekne, bot, yat gibi deniz vasıtaların sayıları artmıştır.  Bu artışa paralel olarak denizlerimizdeki kirlilik artmıştır. Bu kirlilik farklı yollardan denize bulaşmaktadır: 

 

·         Petrol tankerlerinden ve diğer gemilerin kazaya uğrayarak kirletici maddelerin denize karışması, yayılması.

·         sinte ve balast suların denize boşaltılmaları.

·         gemi-evsel çöplerin denize atılması,

·         gemi- tuvalet-lavabo suların, denize akıtılmaları.

·         gemi ambar artıkların, süprüntülerin denize dökülmesi.

·         zararlı yosunların, mikro organizmaların bir denizden diğerine taşınmaları.

·         Gemi altlarının yosun, atırganalara, petaluzlar ve deniz kurtçuklarına karşın zehirli boya ile boyatılmaları, bu zehirli boya partiküllerin deniz suyuna karışması.  (Atırgana; gemilerin sualtı dış gövdelerinde zamanla oluşan çoğalan ve irileşen kabuklu organizmalar petalluzlar genelde sualtı dış gövde yapışan tabak-midye türü canlılardır! Bu oluşumlar teknenin geminin süratini yari yarıya düşürebilmektedir, enerji yakıt kaybına sebep olmaktadırlar. Teknelerin hızını önemli ölçüde azalttığı, yakıt tüketimini artırdığı gibi gövdenin çürümesine de neden olmaktadırlar, Zehirli boylarla gemi sualtındaki bu oluşum belli bir süre için önlenmege çalışılıyor)

 

3.4. Topraksı Hafriyatlı Deniz Kıyısı Dolguları

 

·         Her türlü çöpün, topraksı hafriyatın denize direkt veya dolaylı denize dökülmeleri,

·         Deniz kıyılarının doğal yapısının betonlaştırılarak tahribat edilmesi,

·         Deniz suyunun doğal devir-daimi, akıntıların gelişigüzel dolgu, barınak, dalgakıran, marina, kütiskele, dalyan, gibi yapılarla engellenmesi veya olumsuz yöne çevrilmesi,

·         İnşaatlar için sahillerden, koylardan ve deniz dibinden kum, çakıl, taş toplanması,

 

Kıyı dolgusunun Şekil 6, Şekil 7 ve Şekil 7b örneklerinde görüldüğü gibi her türlü hafriyat, toprak ve çöp artıkları dökülerek gelişigüzel, ciddiyetsiz yapılması ve yapımın üzün sürmesi halinde ortaya çıkan zararlar:

 

·         Topraksı hafriyatın ve çöplerin rüzgâr, akıntı, dalga gibi etkenlerle denizin derinliklerine yayılmaktadır, zamanla denizin dibine çökmektedirler, bir kısmı ise karşı sahillerde tekrar karaya vurmaktadırlar. Topraksı, çöplü dolgunun suda eriyerek, dağılması ve yayılması söz konusudur. Çamurlu su içindeki katıklar zamanla denizin dibine çökelmektedir. Deniz suyun berraklığına,  temizliğine göre güneş ışınları derinliklere ulaşır ve havadaki oksijen denizin yüzeyinden çözünerek derinliklere yayılır. Topraksı hafriyatla ortaya çıkan deniz kirliliği ile güneş ışınların ve oksijenin denizin derinliklerine yayılmasını engellemektedir, boğucu etkisi de bulunmaktadır. Diğer olumsuz nedeni ise yoğunlaşmış bulanıklık deniz suyunda bir çok mikroorganizmanın oksijensizlikten boğulmalarına sebep olduğu gibi canlıların hareketini de kısıtlamaktadır. En önemlisi ise bulanıklık, tortu şeklinde dibe çökerek balık yumurtalarının, larvaların, yavru balıkların ve bitkilerin ve mikroorganizmaların havasızlıktan telef olmalarına neden olmaktadır. Denizin gelişi güzel topraksı  hafriyatla ve çöplerle doldurulması sonucu oluşan deniz kıyı dibi görüntüleri örnek olarak Şekil 5b.  gösterilmektedir. Deniz dibine görülen yosunlar  daha 20 sene evveline kadar farklı tonları ile çanlı temiz, pırıl, pırıl idi. Ayni şekilde taşların, çakılların üzerinde tortu seklinde pislikler bulunmuyordu,  pırıl, pırıl tertemizdiler ve çeşit, çeşit balıklarla bu kıyılar doluydu.

·         Kıyıların betonlaştırılarak suyun kendi kendini temizleme (arıtma tesisi) mekanizması tahrip edilmektedir. Kumluk, taşlık gerekse de kayalık kıyılar birer canlı arıtma tesisi gibi çalışan birçok mikro organizmaları, deniz canlıları ve yosunları barındırmaktadır. Kıyıların doldurulmasıyla ilk önce bunlar katledilmektedir daha sonra bunların yerine geçeceklerin yaşam ortamı da yok edilmektedir.  Doğal kıyılarda barınabilen sağlıklı yosunlar, mikroorganizmalar, midyeler, kara dikenler, deniz patlıcanları, salyangozlar, yengeçler, denizyıldızları, solucanlar, mamunlar (deniz böcekleri, kurtçuklar), karidesler v.d. suyun temizlenmesinde önemli rol oynadıkları bilinmektedir. Ayrıca bunlar birçok balık türünün birer besin kaynağı olduğu da unutulmamalıdır.

·         Plansız dolgu yapımları ile deniz suyunun akıntısı engellenmekte veya olumsuz bir yöne doğru yönlendirilmektedir. Deniz suyunun doğal devir-daiminin bozulası ile su kendi kendini tazeleme, yenileme işlevini sürdürememektedir. Suya karışan artıklar akıntı vasıtasıyla acık denizlere taşınamamakta, suyun dibine bir örtü şeklinde çökelerek birikmektedirler. Buraları zamanla bir nevi mikrop yuvasına dönüşmektedir, çevreye yayılmaktadır! Bunu en güzel örneği İzmir Limanında ve İstanbul Haliçte görülmektedir.

·         Dolguların, Kordonların diğer bir olumsuz yanı ise, kıyını doğal güzelliğini yok ederken kıyılarda ki canlı arıtma tesislerinin yaşam ortamı da ortadan kaldırmaktadır. Genelde kıyılara en az 20 ile 100 m ye kadar normal yapılaşmaya izin verilmemeliydi. Bu kural yeni yerleşim kıyı yerlerinde gelecek nesiller için uygulanmalıdır. Deniz kıyıları her kesin kullanımına doğa tahrip edilmeden açık tutulmalıdır.  Dünyada ender doğal harikalardan biri sayılabilen Badavut-Ayvalık ile Dikili – İzmir arasında boydan boya uzanan yaklaşık 40 km. uzunluğundaki o muhteşem sahili, kumluğu en nihayet plansız yapılaşma ile ta denizin dibine izin verilen sitelerle, villalarla, kamu binaları ile, dolgularla ve deniz kirliliği ile, denize dökülen lağım suları ile  tamamen berbat edildi.  Burası muhteşem onlarca kilometre uzunluğundaki sahil kumluğu, ve uygun kliması ve doğa güzellikleri ile ile dünyanın bilhassa Bati Avrupa´nin çok amaçlı kullanımlı tatil cennetine çevrilebilinirdi.

 

3.5. Aşırı Ve Bilinçsiz Avlanma

 

·         Tırol, trata gibi kıyıların deniz dibini tarayarak harap eden ağ avlama yöntemlerin yıllardan beri sürmesi,

·         Kıyılarda ışık destekli sürüklenmeli germeli ağ balık avlama yönteminin yoğunlaşması, (aşırı avlanma

·         Deniz diplerinden, kayalık ve taşlıklardan midye, salyangoz,  deniz patlıcanı, yıldız, kara diken,  yosun, karides, mamun, (kabuklu kabuksuz deniz böcekleri, kurtları) gibi mamullerin yıllardan beri aşırı toplanması,

·         Teknelerin, gemilerin sualtlarının zehirli boyalarla kaplanması,

·         Katil yosunların, atırgana gibi zehirli mikroorganizmaların deniz taşıtları ile denizlerde yayılmaları 

·         Tekne, motor, yat, sandal gibi deniz taşıtlarındaki hızlı artış. Sinte, yakıtlı, yağlı tekne içi sularının limanlarda, koylarda denize boşaltılması. Denizde suyun üstünde yayılan yağın, yakıtın birçok bitkinin ve canlının besin kaynağı olan platkon, yakamoz gibi mikro organizmaları, yok etmektedir.

 

3.6. Kirli Hava, Asitli Yağmurlar

 

Artan hava kirliği ile dolaylı olarak denizlerimize bulasan kirlilik günümüzde küçümsenmeyecek boyutlara varmaktadır. Endüstriyel atik gazların, yakıt artıkların havaya karışması, daha sonra dolayli olarak yağmurlarla denizlerimize karışması ile bu kirlilik nedeni açıklanabilir. Bu Kirliliğin daha çok sığ sularda ve sahil deniz kiyilarinda etkili olmaktadır. Asitli yağmurların topraktaki ve ormanlardaki tahribatına benzer tahribatların da denizlerimizde söz konusu olmaktadır. Bu konuda her nedense yeterli sayıda bilimsel çalışmalar bulunmamaktadir. Diğer taraftan seniz suyu üzerinde bulunan mikroorganizmaların, yakamozların da bu hava kirliliğinden etkilenmesi beklenilmektedir. Bilindiği gibi mikro organizmalar denizlerdeki ekosistem zincirinin bir halkasıdır, Mikro organizmalar deniz suyundaki kirli yok ederken, birçok deniz canlı türünün de yiyecek kaynağıdırlar. Eko sistem halkasındaki hava kirliliğinden ortaya çıkan bir etkileşim, diğer kısmi halkalara olumsuz yansımaktadır.

 

3.7. Kıyı Denizlerdeki Balık Çiftliklerin Ürettiği Kirlilik

 

Yerel yönetimlerin denize direk bıraktıkları arıtılmamış kanalizasyon suları, denize dökülen kentsel atıklar, denize karışan sanayi artıkları ve topraksı hafriyatın yanında balık çiftliklerin ürettiği deniz kirliliği hiç denecek kadar azdır.  Aslında balık çiftlikleri denizdeki eko sitemin korunmasında yararlı oldukları gibi ülke ekonominse çok yönlü yararlar sağlamaktadırlar. Balık çiftliklerini kaldıracağı yerde artırılması yönünde devletin tevsikleri vermelidir.  Koylardaki doğal akıntıyı sekteye vurmayacak şekilde Türkiye’nin belli bölgelerinde kurulmalarında, deniz kirliliği açısından ben sakınca görmüyorum. Balıkçı kooperatifleri yeni balık çiftlikleri kurarak bilinçli isleterek düzenli ve sürekli bir geçim kayağını kendilerine sağlayabilirler.

Kıyı yerel yönetimler her yıl milyonlarca metreküp kirli aratılmamış kanalizasyon suyunu, yüz binlerce ton kati atiği denize, limana döküyorlar. Bu kirlenmeğe karşın kamuoyunda ses getirilmiyor. Bula, bula balık çiftliklerindeki kirlenmeye karşın kamuoyunda yaygara koparmalarını manidar buluyorum. Sadece görüntü kirliliği yönünden turistik kıyılarda arsa fiyatlarını düşürdükleri ve ileride turistik tesislerin yapımlarını engelledikleri için belli çevrelerce arzu edilmemektedir, kapatılmaları ve taşınmaları istenmektedir. Denizdeki farklı sorunların üstesinden gelmek için ilgili bakanlığın, Denizcilik bakanlığının kurulma istemini bazı öğretim üyelerinin bu yöndeki önerilerini de anlamsız buluyorum. (Mübarekler ondan evvel Türkiye´de bilim ve teknoloji bakanlığının kurulması için istemde bulunsunlar, ses getirsinler.)

 

Balık çiftliklerin kapatılması için ciddi anlamda bilimsel araştırmalara dayalı nedenler bulunmamaktadır.  Balık çiftliklerin ürettiği kirlilik üzerine yeterli bilimsel araştırmalar bulunmamaktadır.  Kamuoyuna yansıyan bazı ölçümler, kirliliğin ana nedenleri ve boyutları hakinde bilgi vermemektedir. Bu ölçümlerde dünya çapında kirlilik etkenleri dikkate alınmamıştır. Bazı balık çiftlikleri çevresindeki gözlenen deniz suyu kirliliğinin asil nedenleri, çevresel kirlilik araştırılmamıştır. Balık çiftliklerin koylarda akıntıyı büyük ölçüde sekteye uğratmayacak, görüntü kirliliği yaratmayacak şekilde ve turistik kıyı bölgeleri dışında kurulmalarına dikkat edilmelidir.

 

5. SONUÇLAR

 

·         Deniz kıyıları her geçen gün farklı şekillerle kirletilerek deniz ekosistemini kendi kendini yenilenmeyecek, onarılmayacak derecede tahribat ediliyor. Birçok limanlarımızda, hatta büyük körfezlerde, Marmara denizi gibi kapalı denizlerde kirliliği ciddi boyutlara ulaşmıştır.

·         Deniz kirliliği koca Akdeniz`i tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Akdeniz´e has bir çok balık türü yok olmağa devam ediyor.

·         Deniz kirliğin önemli nedenleri ve etkenleri bu çalışmada sıralanmıştır. Cevre kirliliğin, denizlerdeki kirliliği en büyün nedeni kontrol edilemeyen insanlardır, yani dünyadaki hızlı nüfus artışıdır.

·         Denizlerin eski temizliğine kavuşması için bu nedenlerin ve etkenlerin ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu yapılmadıkça yürütülen mali külfetli projeler istenileni veremeyeceklerdir.

·         Balık çitliklerinin deniz kıyılarındaki ürettikleri kirlilik, yerel yönetimlerin denize döktükleri arıtılmamış kanalizasyon suları yanında hiç denecek kadar azdır. Balık çiftlikleri deniz eko sistem için olmasa olamazlardandır. Öğretim üyeleri destekli Türk kamuoyunda balık çiftlikleri aleyhine koparılan yaygara manidardır!  Balık çiftlikleri çevresinde gözlenen deniz suyu kirlenmesi, kıyı denizlerimizde yerel yönetimlerin ve bazı sanayicilerin sebep olduğu, kıyı deniz kirliliğinin bir parçasıdır.

·         Deniz ekosisteminin bozulmasının nedenlerinden biri,  kıyıların gelişigüzel topraksı hafriyatla, çöplerle v.b. artıklarla doldurulmasıdır. Kıyı dolgu işlemiyle deniz ekosistemine verilen zararın farkında ve bilincinde değillerdir. Her şeyden evvel kumlu, taşlı, kayalıklı kıyılarda yaşam ortamı bulan canlı arıtma tesisleri de yok edilmektedir. Deniz suyuna karışan toprak yayılarak daha sonrada denizin dibine çökerek deniz içindeki canlı ve bitkilerin havasızlıktan boğulmalarına sebebiyet verdiği göz ardı edilmemelidir. Bu nedenle kıyı dolgu işlerinde topraksı hafriyat yasaklanmalıdır.

·         Kıyı yerel yönetimler, (bilhassa turistik sahillerde) kıyıları doldurularak yeşil saha, geniş yollar açacaklarına; -  beldelerinin kanalizasyon ve arıtma sistemlerine ağırlık versinler, -  toplu insan taşımacılıkta yaşanılan problemlerle ilgilensinler.

·         Kıyı denizlerimizin ekosistem dengesinin berbat edilmesi ile o beldelerin turistik çekiciliği, balıkçılığı ve dolayısıyla önemli gelirleri, iş sahaları yok olacaktır. Deniz suyunun berraklığı, içindeki yaşam, su ürünleri, koyların temizliği, doğal güzelliği bu beldeleri ilgi çekici yaptığı unutulmamalıdır.  Ve bu doğal güzellikler insanlığın geleceği için korunmalıdır.

 

KAYNAKLAR

 

1.      Clark , R.B., ‘Kranke Meere? (Verschmutzung und ihre Folgen) Spektrum Akademischer Verlag, Heidelberg Berlin New York , 1992

2.      Bishop, P.L., ‘Marine Pollution and Its Control’ McGraw-Hill Book Company, New York , 1983

3.      Artüz, İ., ‘ Gemi Kökenli Deniz Kirlenmesi’ İTÜ Gemi İnşaatı 89 Teknik Kongresi, Bildiri Kitapcığı, S: 295-301

4.      Özden, H.,  “Kıyı Dolgusu,Deniz Suyunun Çökmesinin Nedenlerinden Biri”  Gemi İnşaatı ve Deniz Tekn.. GMO-Dergi,  İstanbul Gemi Müh. Odası, 2005    

5.      Egemen, Ö., Çevre ve Su Kirliliği, Ege Üniversitesi Su Ürünleri fakültesi Yayınları No: 42, 1999

6.      Faschchuk D.Ya., et al., Forms of anthropogenic impact on the Black Sea ecosystem and modern state ‘.Ekologia Morya, Kiev , Naukova Dumka, 38 pp. 19-27.: İn Polikarpov G.G.,Zaitsev Yu.P., Zats V.I. and Radchenko L.A.(1991).

7.      FAO Newsroom. July 2005. Mediterranean fisheries: as stocks decline, management improves.

8.       Kelleher, K. 2005. Discards in the world's marine fisheries: an update. United Nations Food and Agriculture organization, Rome.

9.       Gual, A. 1999. The bluefin tuna in the Eastern Atlantic and Mediterranean: Chronicle of a death foretold.

10.   UNEP. 2002. Regionally Based Assessment of Persistent Toxic Substances; Mediterranean

11.   EEA. 2005. Priority issues in the Mediterranean environment. European Environment Agency Report 5/2005. Copenhagen.

12.  Özden, H.,  Çok Amaçlı Kullanımlı Klasik Balıkçı Tekne Tasarımları” Gemi İnşaatı ve Deniz Tekn.. GMO-Dergi,  İstanbul Gemi Müh. Odası, 2006

13.  H.Özden., “Kıyı Denizlerimizde Sürüklenmeli Ağ Balıkçılığı…” Mersin Deniz Ticareti Dergisi, Şubat 2010, Sayı 213, Mersin


ŞEKİLLER

 

image001

Şekil 1  Türkiye´de Deniz Kirlenmesine, Ege Kıyı ve Limanlarından örnekler

 

dk-3

Şekil 2. İzmir limanından muhtelif kirlenme görüntüleri,

 

 

sahil cunda bahce b

Şekil 3 Cunda Dalyan boğazında haziran 2009 tarihinde gözlen kirletilme görüntüleri

 

dejel1 dejel2 Çin’in%20Qindao%20kentinin%20kıyıları,%20mavi-yeşil%20alglerin%20istilasına

Şekil 4 Son zamanlarda sıkça gözlenen deniz suyu üstünün yosunlarla, alglerle kaplanılmasına örnek görüntüler ( internetten indirilen fotoğraflar)

 

denizKirliligi-y4 denizdibi1b.jpg

Şekil 5. Ayvalık Limanında (III) deniz kıyısına vuran kirlilik ve aşırı avlamama ve kirlilik nedeniyle cansızlaşan deniz dibi görüntüsü

 

 

Şekil 5b.  Denizin gelişi güzel topraksı  hafriyatla doldurulması sonucu oluşan deniz kıyı dibi görüntüleri

 

bd1 bd9 

Şekil 6. Bodrum deniz koylarında devlet ödüllü topraksı hafriyatla denizin katledilmesine, ormanlık arazide ağaçların yok edilmesi ile yaratılan cevre katliamı görüntüleri  ( internetten indirilen fotoğraflar)

 

cunda deniz dolgu 2x cunda deniz dolgu 2x 

Şekil 7 Topraksı hafriyatın denize dökülerek yer açma faaliyetlerine

Cunda-Ayvalıktan bir örnek, (Ocak 2010)

 

altinova-sahil-dolgu1

Şekil 7b Altınova - Ayvalık Sahilinde yürütülen dolgu çalışmaları (Ağustos 2010)

 

 

bahce kiyi duvari

 

Şekil 8. Mevcut duvarın zamanla şiddetli dalgaların yıktığı zeytinlik kıyısı duvarın sağlamlaştırılarak tamiri nedeniyle Ayvalık Belediyesi tarafından, iki sene hapis cezası ve yüklü ceza istemi ile yargılanırken ayni belediyenin Şekil 7 de denizi doldurması gerçek zihniyeti göstermektedir.

 

ayvalik tekne-8.2010
gemi-kirl-2

 

Şekil 9 Son yıllarda sayıları ve tonajları bir hayli artan gezi teknelerin, yatların sebep olabilecekleri deniz kirlenmesi

 

 

deniz-kirililigi-9

Şekil 10 Dünyanın farklı denizlerinde sorumsuzlukla, gemi ve platform kazalarıyla ve ortaya çıkan cevre kirliliği facialarına örnekler ( internetten indirilen fotoğraflar)

 

 

dere-plastik-2b 

Şekil 11 Türkiye’de derelerin çöplük gibi kullanıldığının bir göstergesi, (Üniversitenin bir kampusundan gecen derenin hali bu ise, diğerlerinin halini siz düşünün)

 

 

dere2 dere1

Şekil 12 İzmir Liman denizine akan, denize  500 m uzaklıktaki bir dere yatağında dezenfekte çalışmaları ve dereye akan kanalizasyon ve fabrika deşarj suları

 

 

 

  bina-Id.jpg ayvalik binayapilasma2 

yapilasma-izmir-1.jpg yapilasma-izmir-2.jpg yapilasma-izmir-3.jpg

Şekil 13 Kıyı şehirlerimizde geri zekâlı abidesi yapılaşmaya ait İzmir ve Ayvalık´tan bir kaç örnek fotoğraf, (üstte sahil boyunca uzanan kale duvarları gibi yüksek binalar,

alta ki fotoğraflar caddelerdeki kesintisiz hava devir daimini engelleyen bina bariyerleri)

 

ekosistem1b

Şekil 14 Denizlerimizde ekosistemi etkileyen faktörlerin şematik bir şekilde gösterilmesi