TÜRKİYE’ DE GELİR ARTMIS, ZENGİNLEŞMİŞ!

Bu sözler, daha çok eski dönemlerde bazı siyasilerin cağ atladık, dünya bize gıpta ile bakıyor,.. sözlerini bana hatırlatıyor! Nasıl cağ atladığımızı daha sonra birlikte çok iyi görmüştük ve sıkıntısını da birlikte yaşamıştık. Üç kuruşluk yüksek faizli borç para için de neredeyse dünya alemine yalvarır hale gelmiştik, ekonomik bağımsızlığımızı yerlere serdiğimizi de unutmayalım.

…………….

TÜRKİYE’ DE GELİR ARTI DİYE ÖVÜNÜLÜYOR! TAMAMDA BU GELİR ARTIŞINDAN HALKA, VATANDAŞA NE KADAR YANSIDIĞI HAKKINDA KİMSE NET, İNANDIRICI YORUMDA BULUNMUYOR.

( Aslında muhalefetin bu konunun üzerine gitmesi gerekirken, ipe sapa gelmez ve ülkeyi ve partiyi geren konular üzerinde tartışıyorlar.)

Ben size bu gelir kazancının nasıl olduğunu çok kısa özet şeklinde bir iki cümle ile açıklamağa çalışayım:

- TÜRKİYE’ DEKİ GELİR ARTIŞI NORMAL VATANDAŞA, DOLAYLI YOLLARDAN DAHİ, HİÇ YANSIMIYOR. VATANDAŞ ARTAN PAHALLILIK VE VERGİ HARÇLARLA, HARAÇLARLA DAHA DA YOKSULLAŞIYOR. Bu ülkede yasayan biri olarak bunu hissedenlerden biriyim. Doçent statüsünde aldığım aylıkla ayin sonunu getiremiyorum. Her gecen yıl daha sıkıntılı, Devletin her yıl verdiği zamlar, kira yükselişine, yakıt artışlarına, artan gıda masraflarını dahi karşılamıyor, her gecen yıl bu nedenle devlet memuru maaşlı çalışanlar için durum vahimleşiyor. …

(Kafamdan veya mevcut hükümete karşın herhangi bir vesile ile de uydurmuyorum. - Hükümetlerin basarisi ile her vatandaş gibi memnun olur, Allah hepsinden razı olsun derim. - Bakın dün Berlin’ de belediye otobüsünde bir kaç sıra arkada oturan genç bir Türk bayanın ceple Türkiye’deki annesiyle konuşmasına tanık oldum; “… Türkiye Almanya, dan da çok pahallı oldu. Türkiye’ de Noel tatili nedeniyle harcayacağım parayla ben burada Almanya’ da çok daha ucuza kaliteli bir tatil yaparım. “ Başka bir örnek; İzmir Hava limanında bagaj teslim sırada beklerken, önümde duran Alman turistler kendi aralarındaki konuşmalara tanık oldum,; Türkiye deki pahallılıktan, yüksek fiyatlardan ve kazıklandırıldıklarından birbirlerine şikayet ediyorlardı. …, Önümde sırada bekleyip aralarında ki konuşmalarından birinde, kari koca, emekli bir alman Aile, “..fazladan ödemiş oldukları parayı seyahat acentesinden, seyahat sigortasından geri almak için müracaata bulunacağını dile getiriyordu”….)

Daha başka farklı örnek mi istiyor musunuz? - Eskiden Türkiye den Almanya ya izinden dönen gurbetçilerimiz sucuk, pastırma, peynir fındık fıstık gibi kuruyemişler , baklagiller, içki, çay ve giyim eşyası tutuyorlardı. Simdi ise tam tersi oldu, Almanya dan Türkiye ye dönen, izine giden gurbetçilerimiz yanlarında sucuğu, pastırmayı peyniri, fındığı, cevizi, çikolatayı, giyim eşyasını kendileri ve yakınları için tutuyorlar! Örneğin; Kalitesi kontrol edilen yüzde yüz dana eti bir kilo sucuğu Almanya dan marketlerden 4.99 Euro’ya, içeriği kontrol edilen kaliteli bir kilo peyniri 3 ile 6 Euro’ya alırken; Türkiye de ayni kalitede ki sucuğu 15 Euro dan aşağıya, ayni kalitedeki güvenli peyniri 17 Euro’dan aşağıya bulamasınız. Türkiye’deki kaşar, kaşar olmaktan çıkarılmıştır. Ucuz katkı maddeleri ile yağları ile insan sağlığını tehdit eder hale getirilmiştir. İnanmayacaksınız! Almanya’daki fındık, fıstık, badem, ceviz fiyatları dahi Türkiye den çok daha ucuza! . Bu pahallığın bir nedeni de tüccarlardaki, market sahiplerindeki, isletmecilerin ticari ahlaksızlığından, fırsatçılığından da kaynaklanmaktadır. Tabii ki esas neden devletteki yüksek israfları, kontrolsüz hesapsız harcamalar nedeniyle yansıtılan ağır vergiler, harçlar, haraçlar, yüksek kiralardır.

……………………………

- Türkiye’ deki gelir artışından çok az sayıdaki zenginler ve firmaları ve de yabacı yatırımcılar faydalanıyor.

- Türkiye´de gelir dağılımında çok büyük bir tezatlık, kabaca kepazelik hakim.

- Türkiye de para, sermaye çevreleri hak etmedikleri çok parayı kazanıyorlar, ülkenin gelirlerini yağmalıyorlar, vatandaşı, çalışanları kullanıp sömürüyorlar………..

KISACA; TÜRKİYE’NİN ESAS HARACINI YAPANCILAR YERKEN, ONLARIN TÜRKİYE’DEKİ UŞAKLARI DA NASİPLENİYORLAR!

Bakın belli şirketlerin gelir artışı çok artarken, çalıştırdıkları insan sayısında büyük düşüşler kaydedilmektedir. Aslında gelir artışı ile çalışanların sayısında da artış olması bekleniliyor. değil mi?

Bunu nedenini Televizyon ekranlarında yalakalik yapan uzman ekonomistlere ve araştırmacı yazar gazetecilere de sorun isterseniz..