Soru A ; TÜRKİYE’YE ÇEKTİREN, HALKI SÖMÜREN, VATANDAŞI EZDİREN, KESİMLERI, etki ve güç dereceleri dikkate alarak sıralayın?


-  1. MALUM SİYASİLER, 2. PKK VE YANDAŞLAR 3. EMNİYET GÜÇLERİ, POLİS, 4. HACI HOCALAR, 5 H.Y. HUKUKÇULAR, 6. BASIN PATRONLARI İLE YAZAR, ÇİZER VE EKRAN GEVEZELERİDİR.

 

Soru B ; TÜRKİYEDE HALKI, VATANDAŞLARI, ÜLKENIN ZENGİNLİKLERİNİ SÖMÜRENLERİN BAŞINDA KİMLER GELMEKTEDİR?

 -   I. DEVLETİN ta kendisidir! Yani devleti ele geçiren siyasi çıkar guruplardır, bürokratlardır, II.  SERMAYE YANİ KAPİTALİSTLERDİR. III. KREDİ KRUMLARİDİR, BANKALARDİR, IV. ALTYAPİ HİZMET KURUMLARİDİR bu kurumlariN BASİNDA TELEFON GİBİ HABERLESME, İLETİSİM KARTELLERİDİR!  Bu kesimler halkı vatandaşları, ülkeyi ülkenin mali zenginliklerini sömürmede ortak çalışırlar.  Devlet ve kurumlari  ve orada tünekleyen memurlar, bürükratlar vatandasi, halki ; yüksek ve agir vergilerle, harclarlar ,  cezalarla, haraclarla, zoraki bagislarla sömürürken,  Sermaye kesimi ise devleti dolandirarak, ve kredilerle, kredi kartlari,  borsa, ev, cep ve is yeri telefon, internet hizmetleri, teknoloji ürünleri ile vatandaslari ve halki direkt ve dolayli olarak sömürmekteler. Diğer kesimler bunların yanında önemsiz denecek kadar etkisizdirler.

 

Soru C. TÜRKİYE DE EN BÜYÜK TERÖRİST SİZCE KİMDİR?

 

-  DEVLETİN kendisidir!

 

Soru D;  TÜRKİYE DE EN BÜYÜK HAKSIZLIK, SUÇ, GÜNAH DEVAMLI OLARAK NEREDE İŞLENMEKTEDİR?

 

DEVLETTE,  KURUMLARINDA

 

……………..

…………………………….

 

Bu kesimler çıkarları doğrultusunda birbirlerini dolaylı şekilde kollarlar ve kullanırlar.

TSK mi? – TSK bu kesimlerin yanında melaikeler!

Bu kesimlerin diğer karakteristik bir özelliği ise ülkedeki sebep oldukları tüm olumsuzlukları TSK ya mal ederler. Buna mecburdular, çünkü karşılarında tek etkin ve çekindikleri, korktukları güç; TSK dır. Bu nedenle TSK zayıflatılmak, etkisizdendirilmek istenilmektedir. TSK siyasilerin başarısızlıklarını telafi etmeğe, pisliklerini temizlemeğe çalışırken, maalesef bu pisliklere bulaşırlar, batalar ve ülkenin en kötü kesimi olarak lanse edilirler…

 

Dünde böyleydi bugünde aynisi uygulanmaktadır; siyasiler polisi, teröristleri, ayrılıkçıları, hacı hocaları, hakim savcıları TSK karşın güçlendirmek, mevcut güçleri dengelemek birazda içgüdüsel olarak isterler. 40-50 yıldır TSK gözlen görevi suiistimaller, olumsuzluklar da halkın TSK´ya olan güveni, saygınlığı zedelemiştir.  Türkiye ye has trajik komik olaylardan biri, son yönetimin Darbe paranoyağıdır!

Hayatları boyunca, ulvi görev sorumluluk bilinci ile kendi ve yakınlarının kanları, canları pahasına teröristlere karşın, ülkenin huzur ve güvenliği, vatanin bölünmez bütünlüğü uğruna mücadele etmiş TSK mensuplarının, Komutanların Genel Kurmay başkanının sözü edilen belli kesimlerin düzmece planları ile tutuklanıp yargı süreceği bahane edip cezalandırılmaları Türk siyasetine, hak hukuk anlayışına, yargı sistemine hastır. Komutanlar, Genel Kurmay Başkanı mevcut hükümetin, siyasilerin yönetimi boyunca beraber çalışıyorlar, başbakana ve Cumhurbaşkanın hesap vermeğe yükümlü TSK mensupları her nedense mevcut düzeni yıkmak için silahlı terör örgütü kurmakla ve terör örgütüne üye olmakla suçlanıp asilsiz mantıksız gerekçeler yargılanıyorlar, hayatları berbat ediliyor, yaşamları karartılıyor.  Eğer TSK mensupları iddialara göre suçlu iseler, o zaman Başbakan ve Cumhurbaşkanı da görevi suiistimal, görevi ihmal, yada iştirak suçları ile onlardan çok hesap vermeleri gerektiğini bazı kesimlerin islerine gelmediği için dikkate alınmıyor, o bağımsız yargı sistemi gerekeni yapamıyor.

Aslında ne biliyormuşsunuz! Devlet yönetimi demokratik yollardan ele geçiren mevcut siyasiler, tarikatlar, hareket mensupları geçmişten TSK´den ve ileri gelen komutanlarından  öç alıyorlar, geçmişin hesabini çıkartıyorlar. Küçük büyük muhalefet ise seçimlerdeki başarısızlıklarını TSK ya mal ederek onlara ders olsun dercesine bu gibi trajik komedi olaylara sessiz alarak destek veriyorlar.

Mevcut devlet yönetimini ele geçirenler, TSK mevcut demokratik düzeni , hükümeti yıkmak için darbe hazırlamak, örgüt kurmakla suçlarken, asil kendileri mevcut demokratik düzeni yıkıp kendi zihniyetlerine uyumlu şeriat devlet düzeni sağlıyorlar, adim ,adim gerçekleştiriyorlar, etrafa da korku saçıyorlar, kendilerinden olmayanları yok ediyorlar. Toplumda itibarsızlaştırmaktalar. Bunlar Türkiye de demokrasi havarileri insan hakları savunucuları, tarafından görülmüyor. Esas bunlar mevcut demokratik düzeni post modern darbe ile değiştirme, yıkma suçları ile tümü tutuklanıp yargılanmaları gerekiyor. Bir yapımı, düzeni, bir başarıyor elde etmek çok zordur, zaman alicidir; Fakat büyük mali ekonomik külfetlerle, kan can pahasına elde edilen kazanımları yıkmak yok etmek bozmak ise çok kolay ve çok çabuktur.  Ülke kaosa boğulmadan Vatan parçalanmadan  demokratik laik çağdaş düzen bozulmadan çok geç olmadan, gerekenler yapılmalıdır. Kim ne derse desin benim ölçütlerime göre Türkiye iyi yönetilmiyor, Vatan parçalanma aşamasına getirilmiştir, Türkiye´nin lehinde orta çıkan konjonktürde mevcut devlet yönetimi yeteri şekilde yararlanamadı. Türkiye nin yüksek gelişme zenginleşme potansiyeli ivmelenmedi.  Babacanın kısa süreli dış politikadaki etkisi herkesle iyi geçinme ticari iliksilerin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması devam etmedi.  Onun yerine Türkiye Bölgesinde ve Dünyada büyük güçlü lideri oynamağa kalkışarak gereksiz sorunlar kaygılar yaratılmıştır.  Bunun sonucu olarak birçok olay Türkiye´nin aleyhine gelişmiştir.  Terörle mücadele yapılan hatalar, görülen zafiyet, Dış politikada da gözlenmektedir, Dış politikada yapılan hatalarla Türkiye  küçük düşürülmektedir, Türkiye ciddiye alınmamaktadır. Türkiye’nin dış politikası dış basında da uzmanlarca alay konusu edilmektedir. Sürdürülen dış politika, Türkiye’nin hayati çıkarlarına da ters düşmektedir, sorunlar artırılmaktadır. Örneğin Rusya nin Suriye de ta burnumuzun dibinde kalıcı şekilde üstlenmesine yerleşmelerine neden olmuştur. 

 

TÜRKİYE NE DÜNYADA NEDE BÖLGESİNDE SÖZÜ GECEN, SAYGI DUYULAN GÜÇLÜ LİDER OLMA ŞANSI BUGÜNÜN KOŞULLARINDA YOKTUR!  Bırakın dünyada, bölgesinde dahi lider, güçlü olmak için; siyasi, ekonomik, askeri, kültürel, teknolojik alt yapısı dahi yoktur! 

 

Kendi ülkesinde dahi birlik ve beraberliği vatan bütünlüğünü sağlamaktan, korumaktan acizken, terörle boğuşurken, Vatanin belli bölgelerinde devletin otoritesi yokken, sözü geçmezken, ülkesinde darbe paranoyağı hüküm sürerken, .. lideri, güçlüyü oynamak akılsızcadır. 

 

Askeri acıdan da büyük sorunlar, zafiyetler mevcut, TSK kendi içinde parçalanmış, birbirlerine düşürülmüş,  birbirlerine güvenemiyorlar, birbirlerinden şüphe eder hale getirilmişler, en üsteki komutanı dahi istemiyorlar!

 

TSK DA ASKERİ SİLAHLARIN FONKSİYONU DIŞA BAĞIMLIDIR!

 En basiti bir jetin, bir gemi motorunun ufacık bir elemanı, pompasının, enjektörün bir parçası dahi bozulduğundan yurtdışından büyük paralar ödenerek getirtiliyor. O ufacık parçalar olmadan koskoca uçaklar,  gemiler, tanklar hareket edemiyorlar, savaşamıyorlar.  TÜBİTAK araştırma projelerini verirken bu gerçeği de dikkate alarak savunma amaçlı projelere üniversite-sanayi- TSK işbirliği altında reel projeleri tevsik etmelidir. TSK yerli savunma sanayini, dışa bağımlığa karşın daha etkin görevler üstlenmelidir. (Gözlediğim kadarıyla bu konuda TSK ilgisiz ve çok bilgisiz, Ismarla, takdir gitsin gerisine karışma mantığı TSK da özellikle üst düzey komutanlarında  hakim. TSK bu konularla ilgili olarak bir üst birim oluşturmasında ve bu birime kendi bünyesinden mühendis kökenlileri tercih etmelidir.)

 

Bunlarda bir yana Türkiye´nin karakollarını, hükümet binalarını basıp askeri polisi şehit edenlerle katledenlerle, teröristlerle bas edilemiyor. Doğuda devletin otoritesi sağlanamıyor, Bu bölgelerde PKK Teröristlerin yasaları geçerli, yakında oraya gidenlerden de pasaport arayacaklar iken

Sonrada kalkıp Türkiye bölgesinde güçlüyü, lideri oynuyor! El insaf, bir lider bu gerçeği göremeyecek kadar mı düşmüş, liderlik, insanlık, kükremekle, tehditlerle hele askeri arenada başarı sağlanmıyor.

 

Azerbaycan´ nin başına gelen, Türkiye’nin başına da gelebilir, bu olasilik mevcuttur. Teröristlerle bas edemeyen, generalleri, subayları hapishanede ve  moralsiz motivasyonsuz askeri güvenlik güçleri ve devlet yönetimi Suriye´ye karşın bir operasyonda hezimete uğrama olasılığı hayli yüksektir.

 

Lideri, büyük adamı oynama pahasına Suriye macerasına, oyuna izin verilmemelidir.  Ondan evvel sıkarsa Komşularımızda yasayan Türklerle, örneğin Türkmenlere, Azerilere Karsın yapılan katliamlarla, zulümlerle ilgilenilsin!

 

BENİM ŞAHSEN ÜZÜCÜ BULDUĞUM VE TÜRKİYE´NİN GELECEĞİ İLE ENDİŞE ETTİĞİM HALKIN TEPKİSİZLİĞİDİR. TSK YA SAHİP ÇIKMAYIŞLARIDIR

 

KENDİMİ BİLDİM BİLELİ BU GÜNE DEK, TÜRKİYE DE OLUMSUZLUKLAR, SİYASİLERİN BASARİSİZLİKLERİ, GERİ KALMIŞLILIK, HEP TSK VE TSK´NİN DARBELERİNE MAL EDİLMEKTEDİR. GECMİSTEN HİC DERS CİKARİLMİYOR, BU KÖR DÖNGÜ, DEVAM EDİYOR YANİ AYNI VE BENZERİ SİYASİ HATALAR YAPİLMAKTADIR. Bir gün gelip cattiginda ise neden halk toplarin, namlularin ucunda durmadilar,  tanklara tirmanmadilar bize sahip cikmadilar diye hayiflamaga baslarlar.

 

ATATÜRK VE SİLAH ARKADASLARİNİN CANLARİ KANLARİ, HAYATLARİ PAHASİNA KURDUKLERİ TÜRKİYE CUMHURİYETİNDE; DEVLET İDARESİNİN DEMOKRASİDEN UZAKLAŞMAMASINA, BAŞKA BİR MİLLETİN İŞLERİMİZE KARIŞMASININ VE İRTİCAIN HORTLAMASINA KARSİN TSK GÖREVLENDİİLMİSTİR. TSK BU GÖREVİ HALKİN DESTEGİ İLE ZAMAN ZAMAN LAYİKİ İLE YERİNE GETİRMİSTİR, GELECEKTE SİYASİLARİN ACİZLİGİNDE KENDİ HALKİNİN DESTEGİ DE YERİNE GETİRECEKTİR.