AKP HÜKÜMET
DÖNEMİ İÇERİSİNDE
TÜRKİYE DÜNYANIN
PARLAYAN YILDIZI OLMUŞ!
Bunu ben uydurmuyorum! 28
04 2007 tarihli bir Televizyon haberinde bir bakanın kendi azgından
öğrenmiş oldum.
(Soll das Witz sein, Sehr Witzig! Bu habere Almanlar
böyle tepki verirlerdi)
Türkiyede AKP döneminde
kimlerin yıldızı parladığı bellidir.
Çoğunluk halktan biri olarak bırakın benim,
bizlerin yıldızının parlaması, bizlerin
ışığı her gecen gün karardığını,
geçim sıkıntısı içinde, zayıfladığını
hatta zaman, zaman söndüğünü görüyorum. Bu kadarına de pes
doğrusu, bizleri kendileri gibi
sanıyorlar?
Aşağıdaki
bir iki tablo ve fotoğraflar ile Türkiyede bilinen gerçekler
yansıtılıyor:
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tablo 2 1.
Özelleştirme
adı altında satılan, Tübraş, Telekom ve
diğerlerinden elde edilen paralar nerelerde
kullanılmıştır 2.
Toplanan
iç ve diş borçlar nerelerde ve hangi amaçla
kullanılmıştır, değerlendirilmiştir. 3. Vergi. Harç ve
diğer gelirler nerelerde nasıl harcanmıştır |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tablo 4. 1.
Bilgisizlik
beceriksizlik. Tecrübesizlik. Yetersizlik kişisel ihtiraslarla, kuru
inatlarla iç ve dış siyasette telafisi zor hatalar
yapılmıştır. 2.
Kıbrıs konusunda; karşı
tarafın anladığı katı ve sert, tavizsiz politika
terk edilerek ve verilen ödünlerle Kıbrıs Türkiyeden daha da
koparılmıştır. Türkiyenin Kıbrıs politikasını ne
Rumlar, Yunanlılar nede Avrupa Birliği üyeleri tarafından
ciddiye alınmamaktadır. Kıbrıs
Avrupa birliğine ait bir Rum adası olarak dünyada
tapulanmaktadır 3. Avrupa Birliği
üyeliği müzakerelerinde Türkiye aleyhine işleyen, olumsuz ve sonucu
belli olmayan keyfi bir işleve dönüşmüştür. Gelişi
güzel verilen bonkör ödünlerle olumlu bir sonuca
ulaşılamamıştır. Hatta 50 yıl
kutlamalarına nezaketken dahi olsa Türkiye davet edilmemiştir. Daha önceden Türkiyeye verilen
taahhütlerin hiç biri yerine getirilmemiştir. Avrupa Birliği
başta Kürdistan separistlerin, Rumların ve Ermenilerin Türkiyeden
taleplerini dikte ettirmiştir. 4. Irak Krizinde
varılan aşamayı hep birlikte yaşıyoruz. Kuzey
ırakta kurulan Kürdistan devleti dahi Türkiyenin diş
politikasını ciddiye almıyor. Hükümet büyüklerine hakaret ve
tehditler savuruyorlar. 7 milyon Türkmenler Irakta yok sayılmakta.
Kürtler tarafından Türkmenler dağıtılarak
Kürtleştirilmektedirler. Kürtlüğü kabul etmeyenlere ne
iş ne de aş veriyorlar, toprakları gasp ediliyorlar,
karşı gelenler hapishanelerde işkenceye tabi tutuluyorlar. Bu
gelişmeleri eski dışişleri bakanı
şimdiki Cumhurbaşkanı adayı Gül dünya kamuoyuna
duyurmaktan ve hükümetinin gerekeni yapmaktan aciz kalmaktadır. Hiç değilse
Türkiyedeki ve Batıdaki insan hakları
savunucularını, Amnesty İnternasyonalı devreye sokulmalıydılar. Nobel ödüllüyü Türkmenlerle
görüştürme becerisini dahi gösteremediler! Kim bilir Nobel ödüllü
Kürtler Türkmenleri yok ediyor diye ses getirirdi. 5. Dünya kamuoyunda Türkiyenin
üçte birini alan Kürdistan devleti haritası
tanıtılmaktadır |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Tablo 5. 1.
İç
politikada bilgisizlik, tecrübesizlik ve kısır
çekişmelerle vahim gelişmeler gözlenmektedir 2.
Kapkaç, gasp
hırsızlık gibi polisiye vukuatların üstesinden hemen
gelinebilir, fakat.... 3.
Devlet
politikasındaki kararsızlık, otorite boşluğu,
ileriyi görememe nedeniyle Türkiyenin parçalanma infilak sesleri,
duyulmaktadır, görülmektedir. 4.
Doğuda
artık devlet otoritesini gösterememektedir, Devlerin sözü dinlenmez
olmuştur. Her gecen gün devlete karşın ayaklanma provaları,
güç test gösterileri, tertiplenmektedir, devlete meydan okunmaktadır. 5.
Devletin
kurumları AKP yanlısı türban kafalılar, tayip
bıyıklılar la doldurulmaktadır. Ehliyetsiz kişiler,
kapı kulları, zavallılar dindar diye de layık
olmadıkları devlet makamlarına yerleştirilmektedirler. Bunların kötü
icraatları, akıl almaz cağ dışı
uygulamaları, vukuatları ortaya çıkınca da, efendileri
benim inisiyatifim, haberim dışında diye mesuliyetten
sıyrılmak istiyorlar. ( Devletin makamları kişisel
çıkarların, ihtirasların tatmin edildiği, diğer
insanların sömürüldüğü, kullanıldığı makamlar
değillerdir. Ve bu makamlarda görev alanlar, ekibinden ta en uç
elemanının icraatlarından da sorumlu olduğu
hatırlatılmalıdır.) 6.
T.C.
Cumhurbaşkanı seçiminde de kendilerinden beklenilen hataları
sergiliyorlar, ülkeyi gereksiz yere geriyorlar. 7.
Demokratik
gösterilerden gereken algılanmadığı ve uygulamaya
geçilmediği takdirde memnuniyetsizliğin şiddete dayalı
ayaklanmalara dönüşme olasılığı mevcuttur. 8.
Ülkenin
saygın kurumlarından Türk Silahlı Kuvvetleri, Emniyet
Teşkilatı ve üniversiteler yıpratılarak tamamen ele
geçirilmek istenmektedir. Bazı Üniversiteleri, ve emniyet
teşkilatını ele geçirdikleri gibi TSKde
sızıyorlar 9.
Kira
öder gibi ev sahibi olacaksınız dediler, konut kiralarını
ve fiyatlarını astronomik rakamlara yükselterek, dar
gelirliyi perişan ettiler, tefecileri, emlakçıları daha da
zenginleştirdiler. 10.
Gerisini
sizler saymaya devam edin |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İHANET
SLOGANLARI dr. husso, 29Nisan 2007 *Yazı hatalarından dolayı
hoş görü diliyorum |